DHA, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Irak'ın Zaho kentinde sivillere yapılan saldırıyla ilgili Diyarbakır Barosu'nun yapmış olduğu sosyal medya paylaşımıyla ilgili inceleme başlattığını duyurdu.

Irak'ın kuzeyinde, Dohuk bölgesinde bulunan Zaho'daki bir tatil beldesinde düzenlenen ve ikisi çocuk en az 9 kişinin hayatını kaybettiği, 23 kişinin de yaralandığı saldırıdan sonra, Diyarbakır Barosu sosyal medya hesabından suç duyurusunda bulunacağını açıklamıştı.

Baro açıklamasında "TSK'nın bombardımanıyla içlerinde çocukların da olduğu siviller hayatını kaybetmiştir. Roboski’de olduğu gibi söz konusu Kürtler olunca insancıl hukuk değersizleşiyor" ifadelerini kullandı ve suç duyurusunda bulunup etkin bir hukuki sürecin takipçisi olacaklarını duyurdu.

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın inceleme başlattığı bilgisini haberlerden duyduklarını söyleyen Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren, resmi olarak kendilerine iletilen herhangi bir soruşturma bilgisinin olmadığını söyledi.

''Adliyenin kendi sitesinde de herhangi bir bilgi paylaşılmış değil, resmi olarak biz de bildirilen bir şey yok daha, yani soruşturmanın kapsamını ve içeriğini biz de bilmiyoruz" dedi.

Zaho’da yaşanan saldırının ardından, Irak’ta merkezi ve yerel hükümetin konuşmaları ile oradaki yerel medya kaynaklarından yapılan haberlerin ardından insanların yaşam hakkıyla ilgili bir açıklama yaptıklarını söyleyen Nahit Eren, iktidara yakın medyanın bu açıklama nedeniyle baroyu iki gündür hedef aldığını söyledi.

"İktidara yakın medya ve kalemler sistemli bir şekilde, aynı dil ve saldırgan ifadeyle baromuzu hedef alan açıklamalar yapmaya devam ediyorlar. Sosyal medyadaki linç kampanyaları da Türkiye’de soruşturmaları yönünü tayin ediyor. Baromuza karşı gelişen saldırgan dilin ardından böyle bir adım atılacağını tahmin etmek de zor değil."

Baronun ilk açıklamasının ardından ana akım medyada yapılan haberlerde Diyarbakır Barosu'nun TSK'yı hedef aldığı öne sürüldü ve baro için "PKK'nın avukatlığı", "şeytanın avukatlığı", "teröristlerin avukatlığı" gibi ifadeler kullanılmıştı.

Yapılan bu haberlerin ardından barodan dün yapılan ikinci açıklamayla tehditlere boyun eğilmeyeceğini vurgusu öne çıktı:

"Her türlü hukuksuzluğa ve kimden gelirse gelsin bütün hak ihlaline karşı durmaya, insan haklarına dayalı demokratik bir toplum düzeninin inşası için mücadele etmeye ve tabii ki her koşulda savaşa, çatışmaya ve şiddete karşı barışı savunmaya devam edecektir".

Baroya karşı başlatılacak bir soruşturma için yasa gereği Adalet Bakanlığı’nın izni gerekiyor ama soruşturma terör suçlarını kapsayan bir iddiayla başlatılmışsa, baro yönetim kurulu üyelerinin davet usulüyle ifadelerinin alınması gerekiyor.

Article share to