Bulak Mahallesi Bulvar Caddesi eski Öğretmenler evi önünde açıklamayı DEM Parti Hakkari İl Eş Başkanı Kadir Şahin okudu.

Şahin açıklamasında şöyle konuştu.

" Suriye'deki oluşan durumlardan kaynaklı çatışmalar şiddetlenmiştir. Bu şiddet sarmalında yüzlerce sivil yaşamını yitirmiştir. Yine yapılan hava operasyonlarında sivillerin yaşamını yitirdiği iddia edilmektedir. Kim tarafından, hangi koşullar altında yapılmış olursa olsun, insanları katletmenin mazereti yoktur. Bu nedenle, bu vahşetlerin arkasında her kim varsa, bu insanlık suçuna kim imza attıysa derhal ortaya çıkarılmalı ve yeni katliamlara dur denilmelidir.

Rojava ve Suriye halkları bilsin ki kalbimiz onlarla. Ve onlar için elimizden ne gelirse yapacağız. Bildiğiniz üzere yollara düşmüş birçok hasta ve engelli durumu olan insanlar var. Bu savaş son bulsun. Rojava, Suriye halkı yalnız değildir. Nerede bir haksızlığa, hukuksuzluğa uğramış biri varsa biz yanında duracağız. Onları yalnız bırakmayacağız.

Nasıl Kobanê ruhuyla tüm halklar ellerinden gelen bütün çaba ve gayreti gösterip; Kürt halkını orada yalnız bırakmadıysa bugün bir kez daha Rojava halkı Kürdistan halkından Türkiye haklarından ve tüm insanlardan yardım ve destek bekliyor. Uzatılacak el kardeşlik elidir, uzatılacak her el, insanlığa uzatılan eldir.

Demokratik ve özgür bir yaşamın inşa edilmesinin Suriye ve Ortadoğu halkları açısından tarihi bir öneme sahiptir. Suriye'deki durumdan fayda sağlamaya çalışan güçlerin güdümündeki paramiliter yapılar, Kuzey ve Doğu Suriye'ye dönük saldırıları savaşı farklı boyutlara taşımaktadır. Bölgedeki güçler Kürtlerin büyük bedellerle elde ettiği kazanımlara göz dikmiştir. Özellikle Minbic'e yönelik saldırıların derinleşerek artması Rojava'nın bir kez daha bu güçler tarafından hedef alındığının göstergesidir. Bu tarihi süreçte Minbic'e ve Rojava'ya sahip çıkmak orada halklar, kadınlar öncülüğünde inşa edilen yeni yaşama sahip çıkmaktır. Bu sahiplenme Kürt halkı ile Kuzey ve Doğu Suriye halklarının geleceği için hayati önemdedir. Onurlu bir yaşam umudunun olduğu tek yer olan Rojava'yı korumak, buradaki halkımızı yalnız bırakmamak her insanın vicdani görevi olmalı. Bu temelde koşullar ne olursa olsun, herkesin insan onuruna yakışır bir yaşam sürmesi için tüm Suriye halklarıyla dayanışarak, sessiz kalmayacağız.
Kürt kazanımlarına dönük saldırılar Suriye'de istikrarı başka bahara bırakacak ve Ortadoğu'daki ateşi harlayacaktır. AKP iktidarını, Suriye'ye dönük barış ve çözüm politikası yürütmeye ve Kuzey-Doğu Suriye Yönetimi ile diyalog içerisine girmeye çağırıyoruz.Ne olursa olsun, tüm sorunların demokrasi yoluyla, adalet yoluyla çözülmesi gerekiyor. Kürt halkı 21'inci Yüzyılda da özgürlük ve demokrasi mücadelesi vermeye her şart altında devam etmektedir.Kürt halkı Ortadoğu'daki tüm halklar ile birlikte özgür, demokratik bir şekilde, kendi kültürleri ve kendi hakları tanınmış bir şekilde yaşamak istemektedirler.Kim ne derse desin, çözüm muhatapları ile olur. Bu nedenle çözümün yolu Sayın Abdullah Öcalan'dan geçiyor. Bu nedenle bir an önce Kürt Sorunu demokrasi yolu ve parlamentoda çözüme ulaştırılmalıdır.Kürt sorununun bir an önce çözümü için harekete geçilmesi ve Öcalan ile diyaloğun sağlanması barıştan yana olan herkesin beklentisidir.Suriye'de tüm toplumsal kesimlerin temsil edildiği bir geçiş yönetiminin kurulmasını ve demokratik ilkeler çerçevesinde yeni bir anayasa oluşturulana ve demokratik seçimler yapılana kadar geçici yönetimin taraflar arasinda ateşkesi sağlamak üzere gerekli adımları atmasını bekliyoruz. Bu bağlamda, BM başta olmak üzere uluslararası toplumu, çatışmasızlığı desteklemeye yerinden edilen halkların geri dönüşlerinin sağlanabilmesi için tüm tarafların süreci yakından takip etmeye ve sorumluluk almaya çağırıyoruz."