Hakkari'de her halayın bir hikayesi var!
Hakkari ve ilçelerinde geçmişi çok eskilere dayanan halayların her birinin ayrı bir hikayesi ve mitolojik anlamı var. Yüksekova'da yaşayan Selim Bulut adlı yurttaş, bölgede çekilen halayların anlamlarını anlattı.
Kürt halk oyunları, kültür, dil ve geleneklerinin yaşatılmasının en önemli araçları arasında yer alıyor. Kürtlerin yaşadığı her bölgeye özgün halay çekme biçimleri olurken, özellikle Hakkari bölgesinde bu çeşitlilik oldukça fazla.
Hakkari bölgesinde çekilen her halayın mitolojik bir anlamı var. Yüksekova ilçesinde yaşayan ve ilçe halkı tarafından “yaşayan tarih” diye tarif edilen 72 yaşındaki Selim Bulut (Oremar) bölgeye ilişkin oynanan her oyununla ilgili hikayeleri tek tek biliyor. Bulut, halk oyunları oynanırken yapılan hareketlerin anlamını, ortaya çıkışını ve dilden dile aktarılan Kürt kültürünün geleceğe dair kaygılarını anlattı.
"Berhev hêj tifale" adlı Kürtçe filmi ve çok sayıda Kürtçe şiirleri bulunan Bulut, doğup büyüdüğü toprakların yansıması adeta. Küçük yaşlarda merak ettiği Kürt kültürünü günümüze kadar getirebilmeyi başaran Bulut, Kürt kültürüne ilişkin merak edilen neredeyse her şeye cevap buluyor. 3 yıldan fazladır devam eden çatışmalı süreçte en büyük darbenin Kürt kültürüne vurulduğunu belirten Bulut, özeleştiriyle yola çıkılarak var olan eksikliklerin giderilebileceğine inanıyor.
Kürt kültürüne sahip insan sayısının az olduğunu dile getiren Bulut, birçoğunun kayıt altına dahi alınmadığını söyledi. İnsanlar hayattayken dilden dile dolaşan kültürün kayıt altına alması çağrısında bulunan Bulut, "70’in üzerinde yazdığım Kürtçe ve üç de Türkçe şiirim bulunuyor. Hayvanların konuşma diliyle ilgili 15 derlemem de mevcut. Kürtçe hikâye, masal (metelok) üzerine birkaç çalışmam var. Hakkâri’de çekilen ilk film olan 'Berhev Hêj Tifale' filminin senaryosu ve filmi anlatan şiirleri yazdım. Yıllarca dağ başlarında zor koşullardan her türlü baskı altında bu kültürü buraya kadar getirdik. Şimdi bu kültüre sahip çıkmak isteyenler bölge bölge dolaşarak bu birikimleri kayıt altına almalı" dedi.
İŞTE HAKKARİ'DE ÇEKİLEN HALAYLAR VE ANLAMLARI
Hakkari ve ilçelerinde düğünlerde oynan birçok oyunun ne anlama geldiğinin bilinmeden oynandığını anlatan Bulut, her oyunun ayrı bir yaşam, ayrı bir öykü taşıdığını ifade etti. Bulut Hakkari bölgesinde oynanan oyunların ne anlam taşıdığını paylaştı. İşte, her biri bir isyanı, aşkı, belki de bir deliyi anlatan yüzlerce halaydan sadece birkaçı:
HICROKÊ: Adını ibadet yeri olarak kullanılan küçük oda anlamına gelen Kürtçe "Hicrok" kelimesinden alır. Sofuların bu küçük odalarda ibadet sırasında kendinden geçerek yaptıkları hareketler (zikir) beden diliyle ifade edilerek halkoyunu haline getirilmiştir.
GULŞÊNÎ: Nazik gül anlamına gelir. Genç kadın ve erkeklerin el ele oynayabildiği bir halay çeşididir. Genç kadın ve erkekler bu oyunla kendilerini birbirlerine beğendirmeye çalışmışlardır.
ZÊRÎNÊ: Zengin bir kadın ile fakir bir erkeğin aşkından esinlenerek söylenegelen şarkının sözlerinde geçen ifadeler beden diliyle halkoyunu haline getirilmiştir. Hikâyeye göre fakir erkek zengin kadını malı ve mülkünden dolayı değil, aşkından dolayı sevdiğini anlatmaya çalışır.
HEYGO HEYGO HEY GOVENDÊ: Haremlik selamlık olarak yapılan bir düğünde bir erkeğin kadınların halay çektiği bölüme giderek bir şeyhin kızının elini tutmasıyla çıkan olaydan esinlenmiştir. Sağa sola bakmadan 3 adım ileri 3 adım geri gidilerek oynanan oyunda verilen mesaj olay sırasındaki haremlik selamlık durumudur.
NÊRÎ: Nêrî, küçükbaş hayvanlardan "Teke"nin Kürtçe adıdır. Behdinan Mir'i Feraşîn yaylasından bir aileye ait bin koyunu talan ettirir. Mir'in adamları koyunları Habur nehrinin öte tarafına kadar götürür. Olay sırasında koyun sürüsündeki bir teke ile çoban köpeğinin konuşturulmasıyla söylenen şarkının beden diline yansıtılmış halidir. Oyunda bir ayağın yerden sürüklendirilmesi şarkıda tekenin köpeğe kuyruğuna bir çalı takarak izlerini kaybettirmesi önerisinin beden diliyle anlatılması olarak yorumlanır.
EZ TEYMEZIM: Osmanlı dönemindeki Hamidiye Alaylarını anlatan şarkının sözleri beden diliyle halkoyununa çevrilmiştir. Oyun sırasında ayakların sert bir şekilde yere vurulması oyunun şarkısında savaşlardan söz edildiğindendir.
BEKIROK : Aşkından deliye dönen bir gencin hareketlerinden esinlenerek oynanagelmiş bir oyundur. Delinin sözleri şarkı sözü olarak, hareketleri ise halay şekli olarak düzenlenmiştir.
ENDELÎ: Çoban, her gün sürüsündeki koyunları sağmaya gelen berivana aşık olur. Berivan da çobana aşıktır. Köyden başka bir genç de berivana aşık olunca, çobanın da aynı berivana aşık olduğunu öğrenir. Çoban ve köylü genç berivan için kavga eder. Bu kavgadan esinlenerek söylenen şarkı, vücut diliyle halkoyununa çevrilmiştir. Oyun sırasında ağaç, hançer gibi argümanların kullanılması bu nedenlerdendir.
KELYA BAŞKALA: Bir başkaldırıdan esinlenerek söylenegelen şarkıda geçen ifadeler, vücut hareketleriyle anlatılmaya çalışılır. Şarkıda sert bir şekilde yere üç kez vurulması, başkaldırıdan asla vazgeçilmeyeceğini ifade eder. Kelya Başkala bir isyan şarkısı ve oyunudur.
BILÊCAN Û BILÊCAN: Çukurca ilçesi Bilêcan bölgesinde yaşanan bir olayı anlatır. Köylülerin ayaklanma sırasında başarılı olması üzerine söylenen şarkı vücut hareketleriyle anlatılıyor. Oyun sırasında ellerin tutulmadan omuz omuza oynanması ve ağır hareketler yapılması isyandaki zaferden sonraki rahatlığı anlatır. (MA)