Halkın ağız ve diş sağlığı tehlikede
Ankara Diş Hekimleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Serhat Özsoy, istihdam, bilinçsiz açılan fakülteler, performans sistemi gibi sorunlarla halkın ağız ve diş sağlığının tehlikeye atıldığını söyledi.
Diş Hekimleri, bugün başlayan Diş Hekimliği Günü ve Ağız Diş Sağlığı Haftası’na bu yıl da görülmeyen sorunlarıyla beraber girdi. Sayıları her geçen gün artmakta olan diş hekimliği fakültelerinin yarattığı istihdam ve özlük hakları sorununa, salgın sürecindeki yoğun çalışma temposu da eklendi. Ankara Diş Hekimleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Serhat Özsoy, diş hekimlerinin yaşadığı sorunları anlattı.
Hekimlerin çalışma koşulları ve istihdam konusunda ciddi sorunları olduğunu belirten Özsoy, bu sorunların en temelinin insan gücü planlaması yapılmadan kontrolsüzce açılan diş hekimliği fakülteleri olduğunu söyledi. 2002 yılında 19 olan diş hekimliği fakültesinin, günümüzde 103’e ulaştığına, kontenjan sayılarının da bu oranda arttığına dikkati çeken Özsoy, “2005 yılında 960 olan kontenjan sayısı 2018’de 4 bin 991’e, günümüzde ise 88 fakültede eğitim olmak üzere 8 bin 356 kişilik kontenjan oluşturulmuş durumda” dedi.
Diş hekimliği fakültesi konusunda insan gücü planlaması yapılması gerektiğini vurgulayan Özsoy, devletin planlama teşkilatlarının, fakülteler, diş hekimleri odaları ve bütün sağlık meslek örgütleriyle beraber bir plan hazırlaması gerektiğine işaret etti. Özsoy, planlara dahil edilmediklerini kaydederek, “Diş Hekimliği Fakülteleri birebir eğitim veren fakültelerdir. Hocalar, asistanlar ve öğrencilerin ortak çalışma alanlarının olması gerekiyor. Fakülte 80 kişi oturma alanı ve kliniklerle düzenlenirken Yüksek Öğretim Kurumları (YÖK) o fakülteye birden 120 öğrenci gönderiyor. Bu da eğitimde ciddi aksaklıklara yol açıyor” diye belirtti.
Kovid-19 döneminde diş hekimlerinin filyasyon ekiplerine dahil edilip geçici olarak kapatılmasını “ülkenin en büyük ayıplarından biri” olarak değerlendiren Özsoy, bunun sebebinin yanlış planlanmış kliniklerden kaynaklandığını söyledi. Özsoy, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yanlış planlanmış yerlerde Ağız Diş Sağlığı Merkezleri açarsanız, tabii ki o kliniği çalıştırmanız mümkün olmaz. Tek başına çalışan muayene hekimleri olarak bizler bütün kurallara uyarak hizmet verebildik. Bu dönemde Sağlık Bakanlığı’na bağlı çalışan Ağız Diş Sağlığı Merkezleri geçici olarak çalışmalarını azaltınca, insan gücü olarak diş hekimlerinin filyasyon ekiplerinde kullanılması planlanmış olması gerek. Gerçek anlamda bir filyasyon yapılmadı, meslektaşlarımız pandeminin ilk başından beri çok yoruldular. Sayılar gerçekleri yansıtmayacak şekilde topluma verildiği için yorgunluklarını anlatmadık.”
Özsoy, diş hekimlerinin bir başka probleminin Sağlıkta Dönüşüm Programı adı altında performans sistemiyle çalışmak olduğunu söyledi. “İnsan sağlığında performans olmaz” diyen Özsoy, “Ne kadar çok hasta bakarsan sana o kadar çok para veririm” yaklaşımının insan sağlığıyla oynamak olduğunu ifade etti. Özsoy, “Klinikte 5 tane koltuk varsa, bir tanesini çalıştırabiliyorsunuz. Bu sebeple de yığılma oluyor. Devletin bir özelleştirme planı var mı göreceğiz. Biz bu planların hiçbirinden haberdar olmuyoruz, hepsini yapıldıktan sonra öğreniyoruz. Böyle bir planın olup olmadığını da bekleyip göreceğiz” şeklinde konuştu.
Özsoy, sorunların çözümü için şu önerilerde bulundu: “Yeni fakülteler açılmadan, var olan kontenjanların azaltılarak bütün fakültelere eşit olarak dağıtılması gerekmektedir. Yeterli altyapı imkanı olmayan apartmandan bozma apartman katındaki açılması planlanan fakültelerin revize edilmesi gerekiyor. Çünkü öğretim görevlisi dediğimiz kişiler, çok zor yetişiyor. Bu kadar çok fakültede yeterli öğretim fakültesi olmadan bu öğrenciler eğitim alıyorlar. YÖK’ün gerekli düzenlemeleri yapması gerekiyor. Türkiye’de kişi başına düşen yıllık diş fırçası ve macun miktarının çoğaltılması gerekiyor. Almanya’da 457 mililitre macun kullanılırken, Türkiye’de 89 mililitre macun kullanılıyor. Eğer bir problemi çözmek istiyorsanız, bunu hükümet planı değil, devlet politikası haline getirmeniz lazım. Sağlık kısa dönem politikalarla çözülemez. Son 20 yıldır bizim programlarımız bakan başına değişiyor. Ağız ve diş sağlığı ile ilgili bir hükümet planımız bile yok.”
Özsoy, halka da diş sağlığı konusunda şu uyarılarda bulundu: “Lütfen 6 ayda bir diş hekimliği kontrolüne gidin ve dişlerinizi düzenli olarak fırçalayın. Çocuklarınıza da doğduğu andan itibaren dişlerine bakması gerektiğini eğitimini önce aileden başlayarak, sonra kreşlerde ve ilkokullarda vermesi gerekiyor ki ülkemiz gelişebilsin. Ağız ve diş sağlığı diğer hastalıklarla da ilgilidir bu unutulmamalı. Dişimizi fırçalamayı öğrenmediğimiz taktirde biz sağlık harcamalarına katlayarak devam edeceğiz.”
Kaynak: