'Kredi musluğu kapanmanın eşiğinde'
Tahvil zorunluluğu, TL dönüşüm oranı hedefi, yabancı para zorunlu karşılık artışlarının üzerine bir de seçim belirsizliği ile karşı karşıya olan bankacılık sektörü ihtiyaç kredilerinde 70 bin liranın üzerinde kredi vermemeye başladı.
Ekonomi gazetesinden Şebnem Turhan'ın haberine göre, hali hazırda sürekli güncellenen regülasyonlarla uğraşan bankacılık sektörünün üzerine bir de seçim belirsizliği yükü bindi. Son olarak da geçen hafta cuma günü Merkez Bankası’nın tahvil tesisi zorunluluğu ile ilgili yükleri ağırlaştırması sonrasında kredi kanalları neredeyse kapandı.
Konuya ilişkin bilgi veren bankacılık sektörü kaynakları ihtiyaç kredisinde regülasyonlardan muaf olan 70 bin liranın üzerine asla çıkılmadığını, ticari kredilerin bıçak gibi kesilmesinin yanı sıra yine regülasyondan muaf olan KOBİ kredilerinde bile yavaşlamaya gittiklerini vurguladı. Hem kamu hem yerli hem de yabancı bankalarda şu anda isteseniz de 70 bin liranın üzeri ihtiyaç kredisi almanız mümkün görünmüyor.
Kamu bankalarına yazılı talimat geldi
Uygulanan tedbirler ve menkul kıymet alım zorunlulukları bankacılık sektörünün ilk çeyrekte özellikle taksitli ticari krediler konusunda iştahsız davrandığını ortaya koydu. Ancak cuma günkü değişiklik sonrası bu iştahsızlık genele yayıldı. Bir kamu bankası kaynağı cuma günü yaşanan Merkez Bankası değişiklikleri sonrasında yazılı olarak ihtiyaç kredilerinde 70 bin sınırının konut kredilerinde ise 250 bin sınırının aşılmaması yönünde talimat geldiğini dile getirdi.
70 bin lira üzeri için faiz oranı yeterli değil
Kamu bankaları bu konuda yalnız değil. Üç ayrı yerli özel ve yabancı banka kaynakları da 70 bin lira sınırının ihtiyaç kredisinde aşılmamaya çalışıldığını doğruladı. Bir kaynak 70 bin lira altında kredi vermeye devam ettiklerini ancak üstüne çıkmaya hevesleri olmadığını dile getirirken ihtiyaç kredisi faizlerinin daha yüksek miktarlarda kredi vermeyi güçleştirdiğini vurguladı. Aynı kaynak 70 bin liranın üzerinde kredi vermek için aylık en az yüzde 3,5-4 seviyesinde faiz uygulamak gerektiğini ancak bunu ne kredi alanın ne de bankanın bu yüksek kredi faizi sonrası menkul kıymet alım zorunluluğunu karşılayabileceğini ifade etti. KOBİ’lere de her ne kadar regülasyonlardan muaf olsa da kredi faiz oranı düşüklüğü nedeniyle kredi vermekten kaçınıldığını söyleyen aynı kaynak seçim belirsizliğinin de sektörü zorladığını dile getirdi.
İhtiyaç kredisinde vadeler de kısaldı
Bir diğer bankacılık sektörü kaynağı ise 70 bin lira olan limite verilen vadenin de 24 aya gerilediğini ifade ederek bankaların kredi arzını oldukça daralttığını vurguladı. Tüm özel bankalarda seçim öncesi kredinin olabildiğinde vermemeye doğru evrildiğine dikkat çeken kaynak bireysel ihtiyaç kredisinde eğer 70 bin liranın üzerine çıkılırsa da en fazla 200 bin lira verildiğini onun da 12 ay vade ile sınırlandığını vurguladı. KOBİ kredilerinde de iştahsızlığın sürdüğünü söyleyen aynı kaynak seçim öncesi hiçbir bankanın elini taşın altına koymak istemediğini söyleyerek aslında kredi talebi olduğunu talep edenlerin de faizi sorun etmediğini asıl sorunun kredi arzının bilinçli olarak daraltılması olduğuna vurgu yaptı. Bankacılık sektörü kaynağı seçimlerin ikinci tura kalması durumunda ise o 2 haftalık süreçte kredi arzının sıfırlanacağına da dikkat çekti.
Mevduat faizleri yüzde 30-35 seviyesinde
Bir başka bankacılık sektörü kaynağı bireysel kredilerde çok iştahlı olmadıklarını ancak 70 bin liraya olan kredileri vermeye devam ettiklerini belirtti. Aynı kaynak bu tarz kredilerin toplam kredilerin yüzde 70’ine yakının oluşturduğuna işaret ederek mevduat faizlerinde de hafif de olsa yükselişin sürdüğünü vurguladı. Başka bir kaynak ise TL mevduat faizlerinin yüzde 30-35 arasında seyrettiğini kaydetti.