Ya hayatınızda şeker olmasaydı?

 

Peki ya şeker yemeseydik? Ne olurdu? İlk başta cildimiz daha güzel ışıldardı, daha enerjik hissederdik ve daha kolay kilo verebilirdik.

 

Kilonuzu rahatlıkla kontrol altına alabilirdiniz…

 

Şeker demek, ekstra kalori tüketimi anlamına geliyor. Bu ekstra kalorin sonucu olarak ta kilo almaya başlıyorsunuz. Şeker tüketimini bıraktığınız an fazla kilolarınızı vermek ve zinde hissetmek daha kolay olacaktır.

 

Cildinizin daha canlı ve pürüzsüz olabilirdi…

 

Şeker, metabolizmanızı kötü yönde etkilerken olumsuz yansımalarını da cildinizde görebilirsiniz. Aşırı şeker yüklü yiyecekler tükettiğinizde yüzünüzdeki akne gibi cilt sorunları ağırlaşıyor, cildiniz pürüzlü hale geliyor. Cildinizde adeta ‘zehir’ etkisi yaratan şekeri bırakmak, tüm bu sorunların da önüne geçmenizi sağlayabilir.

 

Ani enerji çöküşlerine ‘elveda’ diyebilirdiniz…

 

Tamam, şeker bir enerji kaynağı. Bunu biliyoruz. Ama fazlaca şeker tüketmek daha fazla enerjiye sahip olacağız anlamına gelmiyor. Şekerli bir gıda tükettikten sonra şeker seviyemiz birden artar ama daha sonra ani bir düşüşe neden olur. İşte bu dalgalanmalar, bizi daha yorgun ve halsiz hissettirir. Gün boyunca bu tarz dalgalanmaları yaşamamak adına en sağlıklı yöntem aşırı şeker tüketiminden vazgeçmektir.

 

Bağırsak hareketleriniz daha düzenli olabilirdi…

 

Fazla şeker tüketimi bağırsak hareketlerinde düzensizliğe neden olurken bağırsak fonksiyonuna da zarar verebilir. Çok fazla şekerli tüketmenin en büyük yan etkilerinden biri de, bu tarz gıdaların bağırsaktan çok hızlı bir şekilde geçmesi ve ishale neden olması.

 

Daha güçlü bir bağışıklık sistemine ‘hayır’ demezdiniz…

 

Aşırı şeker tüketimi kötü bakterilerin çoğalmasına neden olurken sağlığınızı da olumsuz yönde etkiler. Şeker tüketimini bıraktığınızda, bağırsaktaki yararlı bakteriler zarar görmez ve bağışıklık sisteminin korunmasında önemli bir rol oynar.

 

Şeker demek, bağımlılık demek… Ne kadar şeker tüketirseniz o kadar çok şeker istersiniz. Sonsuza kadar gidebilecek bir döngü bu! Tatlı krizlerini sona erdirmek istiyorsanız, tatlıya ‘Güle güle!’ demeyi bilmelisiniz. Diyetinizdeki şeker ve yapay tatlandırıcıları bıraktığınızda, meyvelerden aldığınız doğal şekerin tadı size daha da güzel gelmeye başlayacak.

 

 

Şekeri daha az tüketseydiniz, seratonin ve dopamin dengesizliği yaşamaz ve ruh halinizde ani değişimler olmazdı. Aldığınız şeker miktarını azaltmanız sizi gün boyu daha istikrarlı bir ruh haline ve kontrol sahibi bir yapıya dönüştürecek.