Genel Başkanlık yarışından çıkan sonucun bugün yapılacak Parti Meclisi’ne (PM) de yansıması bekleniyor. Kurultayın bugünkü bölümünde, PM seçiminin yanı sıra Yüksek Disiplin Kurulu üyeleri de seçilecek.
CHP’de genel başkanlık seçimi ilk kez ikinci tura kaldı. İlk turda Özgür Özel 682, Kemal Kılıçdaroğlu 664 oy aldı. 18 oy geçersiz, 2 oy ise boş çıktı. Hiçbir aday genel başkan seçilmek için gerekli olan 1366 delegenin salt çoğunluğunun oyunu alamadığı için seçim ikinci tura kaldı. Özel ikinci tura, hem moral hem de sayısal destek üstünlüğüyle girdi.
Kılıçdaroğlu’nun yarışı geride tamamlaması, ikinci turda Özel’in oylarını önemli oranda artırdı. Özel ikinci turda oylarını 130 artırarak 812 oyla CHP'nin yeni genel başkanı oldu. Kılıçdaroğlu’nun oyları ise 536’ya geriledi. Bu sonuç, ilk turda Kılıçdaroğlu’na oy veren 130'ya yakın delegenin, ikinci turda Özel’e oy verdiğini ortaya koydu.
İkinci tur oylamaya geçildikten sonra Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylıktan çekileceği iddia edildi. Ancak “CHP doğrulama” adlı sosyal medya hesabından bu iddia doğrulanmadı. Kulislere yansıyan bilgilere göre, Kılıçdaroğlu’nun ilk başka çekilmeyi değerlendirdiği ancak ikinci tur oylamaya geçilmesi üzerine vazgeçildiği öğrenildi.
CHP Genel Başkanı seçilen Özgür Özel, teşekkür konuşması için kürsüye geldi.
1366 delegenin hepsinin oyunu kendine vermiş kabul ettiğini belirten Özel, “Bu salondan dışarıya hiçbir kırgınlık çıkarmayacağıma kendi adıma söz veriyorum” dedi.
“Hayatımın en büyük onurunu, en büyük gururunu yaşıyorum” diyen Özel, Kılıçdaroğlu’na teşekkür ederken, “Sırtıma yüklediğiniz sorumluluğun farkındayım” diye konuştu.
“Örgüte verdiğim bütün sözleri tutacağım” diyen Özel, ön seçimin esas alınacağı tüzük değişikliğini de hayata geçireceğini söyledi.
Özel, sabah saat 09.30’da PM adaylarını belirlemek için 81 il başkanını toplantıya davet etti.
CHP'nin yeni lideri, ilk ziyaretini 6 Şubat'ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerden ağır etkilenen Hatay’a, ikinci ziyaretini de “ikinci memleketim” dediği Osmaniye’ye yapacağını söyledi.
Özel sözlerini, “CHP de genel başkanın demokratik seçimlerle değişebileceğini hep birlikte gösterdik. Bugün burada zafer CHP'den bir adayın, ekibin değil. Bugünkü zaferin galibi bütün CHP'lilerdir. Yolumuz, yolunuz açık olsun” diyerek tamamladı.
Kılıçadaroğlu, sonucun netleşmesinin ardından sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla Özel’i kutladı.
Kurultay'dan çıkan sonuç ne anlama geliyor?
CHP’de Mayıs seçimlerinde alınan yenilgi, büyük hayal kırıklığı yaratmıştı. Bu nedenle, her ne kadar 31 Mart 2024'te yapılacak yerel seçimlerin dinamiği farklı olsa da, hayal kırıklığına uğrayan parti seçmeninin, “sandığa gitmekte istekli olmayacağı” yorumları yapılıyordu.
Kurultay sonucuyla, “CHP’de hiçbir şey değişmiyor” algısı kırıldı. Delege, değişimin “ertelenemez” olduğunu da ortaya koydu.
Kılıçdaroğlu ile seçim kazanma umudunu yitiren CHP tabanının da yerel seçimlerde sandığa daha istekli gideceği birçok yorumcu tarafından dile getiriliyor. Sonuçlar, “Kurultaylarda genel başkan değişmez” görüşünü artık CHP için geçersiz kıldı. “İstanbul’u alan kurultayı da alır” görüşünü savunan "değişimcileri" de haklı çıkardı.
Özgür Özel’in genel başkanlığı, CHP yönetiminde ve siyasetinde de değişim ve yeni rol paylaşımları anlamına geliyor. Kurultay'da sandıktan çıklan sonuç, Özel’e destek veren, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adaylığında karar kılan Ekrem İmamoğlu açısından da önemli. Kulislerde, Özel’in genel başkanlığı kazanması halinde, İmamoğlu’nun da 2028 seçimlerinde cumhurbaşkanı adaylığı yolunun açılacağı konuşuluyordu.
Özel, kendisine destek verseler de CHP'de “yıpranmış” olarak nitelendirilen isimlere PM listesinde yer vermeyeceğini, genç ve yeni isimlerden oluşan bir kadro kuracağını açıkladı. Genel başkanlık seçiminin sonucunun, PM’ye de yansıması bekleniyor. Bu durum, Özel ve ekibinin yerel seçimlerde belediye başkan adaylarını da belirleyeceği anlamına geliyor.
Seçim yarışını kaybeden Kılıçdaroğlu’nun, tüm hesaplarını “yeniden genel başkanlık” üzerine yaptığı biliniyor. Bu durum, milletvekili de olmayan Kılıçdaroğlu’nun siyasi kariyerinin sona ermesi anlamına da geliyor. Buna karşın halen resmi olarak “Grup Başkanı” olan Özel, bu kez aynı görevi “Genel Başkan” sıfatıyla sürdürmüş olacak.
CHP’deki değişim, partinin “seçim işbirliği ve ittifak girişimleri” açısından da elini rahatlatabilir.
Kılıçdaroğlu’nu partiyi “sağa çekmekle” eleştiren “değişimcilerin”, ittifak tercihlerine “sol”dan başlaması da sürpriz olmayacak.
CHP Kurultayı'nda, seçimler öncesinde heyecan da tansiyon da yüksekti. Zaman zaman yaşanan gerilim ise kavgaya dönüşmedi. Partililer, sabahın çok erken saatlerinden itibaren Kurultay salonunu doldurdu. Kemal Kılıçdaroğlu, Genel Başkan sıfatıyla ilk konuşmasını öğle saatlerinde yaptı. Genel Başkan adaylığı konuşması ise akşam saatlerine denk geldi. Ancak salonu dolduran partililer, oylamaya geçilen saat 21.00’e kadar salonu terk etmedi ve destekledikleri adaylara tezahüratları sürdürdü.
Kurultay organizasyonunu CHP Genel Merkezi yaptığı için, salonda Kılıçdaroğlu destekçileri ağırlıktaydı ancak günün sonunda Özel destekçileri salon hakimiyetini sağladı.
İmamoğlu: Türkiye muhalefetinin toptan şekilleneceği kurultay
Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun önerisini kabul eden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, oybirliğiyle Divan Başkanı oldu. “Her şey çok güzel olacak” sloganlarıyla "değişimcilerin" destek verdiği İmamoğlu’nun, “Bu kurultay, milletimiz, devletimiz ve partimiz adına tarihi bir kurultay olacak. Bu kurultay, sadece CHP kurultayı değil, Türkiye muhalefetinin toptan şekilleneceği bir Kurultaydır” sözleri dikkat çekti.
Kurultay salonunda, İmamoğlu’nun bu sözleri, “değişim mesajı” olarak yorumlandı.
Kılıçdaroğlu’ndan sert sözler: Ateşi ve ihaneti gördüm
Kurultay'da Genel Başkan seçimi yapılan ilk günde, Kemal Kılıçdaroğlu ile Özgür Özel arasında “hançer” tartışması yaşandı. Kılıçdaroğlu’nun seçim yenilgisine ilişkin de özeleştiri yapması bekleniyordu. Ancak Kılıçdaroğlu konuşmasında, seçim yenilgisinden, “masadan oturup kalkmaları” örnek göstererek, bir anlamda o dönemdeki ittifak ortağı İYİ Parti'nin ve partinin lideri Meral Akşener’in sorumlu olduğu mesajını verdi.
Seçim öncesinde oluşturulan Altılı Masa’nın çalışmalarını anlatan Kılıçdaroğlu’nun, “İş, adayın seçilmesine gelince hepinizin malumu olan masadan kalkmalar ve masaya yeniden dönmeler geldi. Sırtımdaki hançerlerle seçime girmek zorunda kaldım! Usta Nazım’ın dediği gibi ateşi ve ihaneti gördüm” sözleri dikkat çekti.
Kılıçdaroğlu ayrıca Özel’e destek veren ve aralarında eski Merkez Yönetim Kurulu (MYK) üyelerinin de bulunduğu “değişimcileri” hedef aldı:
“Yükümüz ağırdı. Beni asıl üzen, sırtımdaki yük değildi, sırtımdaki hançerlerdi! Seçim bitti. Kazanamadık. Daha nefes almadan değişim söylemleri başladı. Değişim söylemini dillendirenler, uzun süredir değişmeyenlerdi! Ama seçimden sonra ilk işim onları değiştirmek oldu.”
Seçimden sonra, İYİ Parti’den gelen eleştirilere sessiz kalan Kılıçdaroğlu'nun, “hançerleme ve ihanet” suçlamaları, bir anlamda eski ittifak ortağıyla yerel seçime dönük işbirliği konusunda “köprüleri attığı” yorumlarına neden oldu.
Genel Başkanlığı sürecinde kendisine yönelik linç girişimlerine değinerek, kendisiyle “yol arkadaşlığının zor ve tehlikeli” olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, “Bay Kemal'in yol arkadaşı olmak için vefalı olacaksın, Bay Kemal'in yol arkadaşı olacaksan. Bay Kemal'i arkadan hançerlemeyeceksin” sözleriyle muhaliflerine yüklendi.
"O zaman, 'Hançerledi' dediği insanı Divan Başkanı yapmayacaktı"
Kılıçdaroğlu’nun sözleri tansiyonu yükseltirken, "değişimcilerin" de tepkisine neden oldu. Kurultay salonunda konuştuğumuz Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, 14-28 Mayıs tarihleri arasında, seçimi kazanmak için sahada olduğunu ve var gücüyle çalıştığını anlatarak Kılıçdaroğlu'na tepkisini, “Kim hançerlediyse, adını vermesi lazım” sözleriyle gösterdi.
Günaydın, "değişim" tartışmalarını başlatan Ekrem İmamoğlu’nun Divan Başkanlığı’nı üstlenmesine de dikkat çekti:
“O zaman, 'Hançerledi' dediği insanı divan başkanı yapmayacaktı.”
Kılıçdaroğlu “Son kez adayım” mesajı verdi, CHP Genel Başkanı olarak son kurultayı oldu
Kılıçdaroğlu, seçimlerden sonra, istifasını isteyenlere, “Gemiyi limana sağlam götürmek, kaptanın görevidir” sözleriyle yanıt vermiş ve bu limanın “yerel seçim sonrası” olduğu yorumları yapılmıştı.
Konuşmasında bu sözlerini de anımsatan Kılıçdaroğlu, “İnşallah bir sonraki Kurultay'da sizlerin arasında oturup, seçilen yeni genel başkanımı alkışlayacağım” sözleriyle görevi bırakmak için yerel seçim sonrasını işaret etti. Ancak delege, Kılıçdaroğlu’nun bir kez daha genel başkanlığına vize vermedi.
CHP'de genel başkan adaylarının açıklanmasının ardından önce, Genel Başkan olarak başta konuşan Kılıçdaroğlu’nun aday olarak konuşma hakkını kullanmayacağı duyuruldu.
Özgür Özel 1,5 saate yakın süren konuşmasında, CHP’de İsmet İnönü dönemine son veren Bülent Ecevit’in Genel Başkan seçildiği 1972 Kurultayı'na vurgu yaptı ve salonda “1972 Kurultayı ruhunu” gördüğünü söyledi.
Kılıçdaroğlu’nun “hançerleme” sözlerini üzerine alınmadığını belirten Özel, “CHP’de hançer yok, hançerleyecek kimse de yok. Ama bizim partide kılıç da olmaz” dedi.
Kemal Kılıçdaroğlu'nun seçimlere iki gün kala danışmanlığa getirdiğini belirttiği Hasan Cengiz’in Kılıçdaroğlu’na üzerinde “Değişimciler için kılıçlar çekildi” yazılı kılıç hediye ettiğini kaydeden Özel, “Lafım Genel Başkan’a olamaz. Ama 'CHP’de danışmanım' diyen, profil resminde Recep Tayyip Erdoğan olan, değişim diyenlere kılıç çekenlerin alnını karışlarım, alnını!” sözleriyle tepki gösterdi. Özel’in destekçileri Cengiz’i yuhaladı.
Genel Başkan seçilmesi halinde “iktidar” sözü veren Özel, CHP'nin 1979’dan bu yana “ağız tadıyla iktidar olamadığına” vurgu yaptı. CHP’nin seçim kaybının maliyetinden söz edilince, bazı partililerin “Hepiniz oradaydınız, hesabı neden sadece Kemal Bey ödüyor” dediğini anımsatan Özel, Kılıçdaroğlu’nu “Bir yolculuktayız, bu ‘Sana Söz’ deyip yola çıkıp boynunu büktüklerimizden helallik isteme yolculuğudur” sözleriyle eleştirdi.
Özel, Türkiye’nin yakın çevresinde yaşanan savaşlar ve dış politika alanındaki son derece kritik gelişmelere karşın, CHP’nin dış politikadan sorumlu genel başkan yardımcısı atamamasını da eleştirdi.
Kılıçdaroğlu’nun üç hafta içinde parti tüzüğünü, parti içi demokrasiyi sağlayacak şekilde değiştireceği sözlerini anımsatarak, kendisinin de buna destek vereceğini ifade etti. Ancak Özel tüzük değişikliğinin, “alelacele olmayacağına” işaret ederek, asıl tüzük değişikliğinin yerel seçimlerden sonra yapılacağını ifade etti.
“39 vekil verilirken yoktuk”
Özgür Özel, Kemal Kılıçdaroğlu’nun bazı MYK üyelerini kastederek “değişim isteyenleri hemen değiştirdikleri” sözlerine tepki gösterdi. Özel, kendisinin ve eleştirilen isimlerin seçimin kazanılması için her türlü çalışmayı yaptıklarını anımsattı:
“Sayın Genel Başkan, Adalet Yürüyüşü'nün videosunu izlettiniz, biz oradaydık. Sırtımıza bu yükü vurmayın. 39 vekil verilirken biz yoktuk, Oğuz Kağan Salıcı vardı yanınızda. Gizli protokol yapılırken de biz yoktuk.”
“Genel Başkanlarda çifte standart olmaz”
Aday olarak söz almayacağı duyurulan Kılıçdaroğlu, Özel’in konuşmasından sonra yanıt vermek için kürsüye çıktı. Özel’in genel başkan olduğunda dış politika alanında yetkin isimleri görevlendireceği sözerine dikkat çeken Kılıçdaroğlu, “Uzun yıllardır beraber çalışıyoruz. Buna rağmen partinin bir dış politika danışma kurulu olduğunu bilmiyorsa, bir arkadaşımız ve o kurulda iki genel başkan yardımcımız olduğunu bilmiyorsa, oraya bir soru işareti koymak zorundayım” dedi.
Kendisinin eleştirilere açık bir genel başkan olduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“PM’de beni eleştiren kimsenin sözünü kesmem, sen de burada söylediklerini uzun süredir beraber çalışıyoruz ya keşke yüzüme söyleseydin. Özgür kardeşimi severim, uzun süredir beraberiz. 'Belediye başkan adayı olacağım' dedi, oldu. 'Milletvekili olacağım' dedi, oldu. Genel başkanlarda çifte standart olmaz.”
Konuşmaların tamamlanmasının ardından, Kurultay'a gönderilen mesajlar okundu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da Kurultay'a mesaj gönderdi.
Cihaner ve Öymen "imza tekeli" eleştirisiyle adaylıktan çekildi
CHP Kurultayı'nda, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ve Grup Başkanı Özgür Özel'in yanı sıra eski PM üyeleri Örsan Kunter Öymen ve İlhan Cihaner de adaylıklarını açıklamıştı. Ancak genel başkanlık için yeterli imzaya ulaşamayacağını tahmin edilen Öymen ve Cihaner, kendilerine medya ambargosu uygulandığı ve “imza tekeli” oluşturularak, demokratik yarışın engellendiği gerekçesiyle adaylıktan çekildi.
CHP'nin 38. Olağan Kurultayı’nı izleyen gazeteciler yakalarına, tutuklu gazeteci Tolga Şardan’a destek olmak için, “Biz gazeteciyiz”, “Gazetecilik yapıyoruz o kadar” yazılı kokartlar taktı.
Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) Ankara Şubesi, gazetecilerin fotoğraflarını paylaşarak, “Tutuklu meslektaşımız Tolga Şardan'ın sözünü, gazeteciler olarak çalıştığımız alanlara taşıyoruz. Biz gazeteciyiz. Kamuoyunu bilgilendirmek için mesleğimizi yapmaya devam edeceğiz” mesajına yer verdi.
Kılıçdaroğlu ile Özel de yakalarına Şardan’a destek kokartlarını taktı.
Gerek Özel, gerekse Kılıçdaroğlu konuşmalarına; Tolga Şardan, ve Barış Pehlivan ile eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve Osman Kavala’nın da aralarında bulunduğu tutuklu gazeteci, siyasetçi ve aktivistleri anarak başladı. Özel konuşmasında 11 Şubat'ta hayatını kaybeden eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ı da andı.