Devlet ortak değerdir. Doğmayan bebeğin, gelinlik kızın, damatlık gencin, son nefeste kalan ihtiyarın, öksüzün, yetimin, fakir fukaranın alın teridir. Kimi can, kimi mal, kimi beden sermiştir her bir karışına…
Devlet malı denizdir. Ama alın teriyle biriken birikimin yutulması, çar çup edilmesine değil. Halkın huzuru, refahı için kaliteli ve kalıcı hizmetlere dönüştürmek için denizdir.
Devlet hizmette denizdir. Lakin halkının huzurunu ikinci plana bırakıp, mevki makam için şahsi menfaatini öne süren 135 Metrelik yola “4 trilyon gider” demekle önemli hizmeti erteleyip, vergi veren halkını yolsuz bırakmamaktır...
Üç yolun tepede kesişmesini, vergili araçların zorlandığını görüp, birbirini ve yayaları görmeyen vasıtalardan oluşacak kazaları görmemezlikten gelmek, tepeyi indirecek 30 kamyon toprağı, “1000 kamyon çıkar, bir ay burada çalışma olur” gibi işi yokuşa sürecek bahanelerle halkı hizmetten mahrum bırakmamaktır…
Geleceğe nefes kampanyasında; büyük umutlarla toprakla buluşturulan fidanların kökleri serin toprağa kök salana kadar 2- 3 yıl boyunca ara ara sulanması gerektiğini, Hakkâri ile Karadeniz iklimini karıştıran, şehir merkezine vakitsiz ve zamansız ağaç dikimine onay verenler değil. Sulamasıyla, bakımıyla sahiplenecek, ilgilenecek ilgili kurum, birim, dernek, STK ve dükkanı önünde ki fidana can suyu verecek esnaflarımızla denizdir.
Devlet denizdir. Her bir çalışmada ekip ruhuyla, ekibinin başında, işinin aşkında, yorulan ve yoğrulan Bülent KESKİN’lerle… denizdir.
Gençlerim kimsenin gençlerinden geride değildir. Gençlerinin dinamik ve güçlü potansiyelini fark eden, bu yolda ne yapabilirim koşuşturmasına giren ve başaran Murat KOCA’larla… denizdir.
Devlet denizdir. En ufak bir tıkırtıda; anında denetlemeye koşan, yetkilileri sorgulayan, halkıyla diyalogda iç içe olan, sorunlarına eğilen, karınca kararlılığında çözüm arayan Cüneyt EPCİM’lerle …denizdir.
Disipliniyle eğitim çıtasını yükselten, eğitime eski eğitim tadını ve rengini veren Kazım GÜR’lerle… denizdir.
“Devlette para bitmez yeter ki üretin” söylemiyle üretime değer veren, üretimin içine atlayan Ali Hamza PEHLİVAN’larla… denizdir.
Dağ, bağ demeden, yorulmadan projeler üreten, proje düşleyerek uyuyan, en uzak vatandaşına bile devletin sıcak elini uzatan Mustafa DURUK’larla… denizdir.
Çizgi olsun ama halkıma yol olsun, yol açılsın deyip; diklenenlere de hizmetleriyle en güzel cevabı veren Hüseyin ÜMİT’lerle… denizdir.
Devlet denizdir. Şahsi menfaatini halkın menfaatinden üstün görüp, yetimin, garibin nasırlı elleri, uykusuz geceleriyle biriktirdiği vergileri yutmaya çalışanlarla değil. Milli milimine kul hakkından titreyen, kendisinin, eşinin, çocuklarının boğazında yetimin hakkı geçirmemeye kasem edenlerle denizdir.
"Bir kısım insan vardır ki, Allah’ın mülkünden haksız bir surette mal elde etmeye girişirler. Halbuki bu, kıyamet günü onlara bir ateştir, başka değil."(Buhari, Hums, 7; Tirmizî, Zühd, 41, 2375
Selam olsun; umumi hizmetlerde ter döken, kafa yoran…
Selam ve dua ile…