Asgari ücretin enflasyon karşısında yenildiğini, dolar karşısında eridiğini ifade eden Kani Beko, son yıllarda işverenlere sağlanan istihdam teşvikleri sonunda net asgari ücret ile asgari ücretin işverene maliyeti arasındaki farkın azaldığını belirtti. Beko, iddiaların aksine Türkiye'nin düşük asgari ücretli ülkeler arasında yer aldığını söyledi.
Asgari ücret tespitinde uluslararası ilkelere, yönetmeliğe ve TÜİK hesabına uyulması gerektiğini kaydeden Beko, "2000'li yıllar boyunca reel asgari ücretin reel milli gelir artışının yüzde 30 altında kaldığı kabul edilecek olursa 2 bin 300 lira asgari ücret talebinin dayanağı ve gerçekçi talep olduğu daha net olarak anlaşılacaktır" ifadelerini kullandı.
'ASGARİ ÜCRET GEÇİM ÜCRETİ OLMALI'
Asgari ücretin sadece asgari ücretlileri değil tüm çalışanları ilgilendirdiğini, bu nedenle talebe tüm çalışanların sahip çıkması gerektiğini belirten Beko, şunları söyledi:
"Asgari ücret geçim ücreti olmalıdır. Asgari ücret hesabında uluslararası standartlara uyulmalı ve işçinin ailesi de dikkate alınmalıdır. Asgari ücretin tespitine ilişkin 131 sayılı ILO sözleşmesi onaylanmalı, Avrupa Sosyal Şartı'na asgari ücretle ilgili konan çekince kaldırılmalıdır. Asgari ücretin tespitinde bütün işçi konfederasyonlarına katılım hakkı sağlanmalıdır Asgari ücret bütün çalışanlar için ortak saptanmalıdır. Asgari ücret tespitinde geçim koşulları, verimlilik ve milli gelir artışı dikkate alınmalıdır. Asgari ücret tümüyle vergi dışı bırakılmalıdır. Asgari ücretin enflasyon karşısında korunması, milli gelir artışından yararlanması, ücretin geçim ücreti olabilmesi, asgari ücrette yaşanan kayıpların giderilmesi için asgari ücret net 2 bin 300 lira olmalıdır.