Cumhurbaşkanı Erdoğan, TRT’de “Cumhurbaşkanı Özel Yayın” programında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Türkiye’nin, iki aylık seçim atmosferini değerlendiren Erdoğan, AK Parti’nin bu süreci ilk kongreleriyle beraber geçirdiğini, il kongrelerini aynı zamanda seçim mitingleri halinde geçirdiklerini, bir taraftan kapalı spor salonlarının dışında açık alanda konuşmalar, daha sonra da kapalı spor salonları içinde kongreleri yaptıklarını söyledi.
Erdoğan, seçim kampanyasını da buna ilave ettiklerini, böylece sadece bu noktada 100’e yakın kampanya ile bütünleşen adımlar attıklarını belirten Erdoğan, yoğun bir süreci yaşadıklarını dile getirdi.
‘ŞANLIURFA VE DİYARBAKIR’DA AÇIK ARA ÖNDEYİZ’
Önceki gün il olarak Gaziantep ile bu işi noktaladıklarını, Gaziantep’ten sonra yine ortak yayın gerçekleştirdiğini anımsatan Erdoğan, dün de İstanbul’un 7 ilçesini dolaştığını aktardı.
Erdoğan, Günedoğu’daki oy dağılımını anlatırken, “Kürt annelerini bu şekilde ağlatan bu PKK terör örgütü, bu HDP nasıl oluyor da hâlâ oy alıyor, anlamakta zorlanıyorum. Ben şu anda devranın değiştiğini düşünüyorum. Van, Diyarbakır mitingleri muhteşemdi. Şanlıurfa, Gaziantep muhteşemdi. Şanlıurfa ve Diyarbakır’da açık ara öndeyiz. İnşallah bu defa Diyarbakır’da farklı bir netice ortaya koyacak diye inanıyorum. Mardin de inşallah öyle olacak diye inanıyorum,” diye konuştu.
‘MEMLEKETE GİTMENİN KAZASI OLUR AMA SEÇİMİN KAZASI OLMAZ’
“Bu sürecin hiç kuşkusuz en önemli meselesi katılım oranı meselesi. Bir bayramı geride bıraktık. Bazı vatandaşlar memleketlerine döndüler. Bazı vatandaşlarımız ‘Benim adayım güçlü, benim oyumdan bir şey olmaz’ demek suretiyle seçimlere katılım göstermeyebilirler. Bu tür düşünceye sahip vatandaşlara verebileceğiniz bir mesaj olur mu?” sorusuna Erdoğan, şu yanıtı verdi:
“Bu konu çok çok önemli. Bu ziyaretlerin veya bu gezinin, memlekete gitmenin, kazası olur ama bu seçimin asla kazası olmaz. Dolayısıyla, ben vatandaşlarıma partili, partisiz fark etmez, demokratik hakkını muhakkak kullanmasının gereğini hatırlatmak istiyorum. Çünkü bu seçim normal bir seçim de değil. Bir dönüm yaşıyoruz. Bu dönüm noktasında vatandaşlarımın demokratik hakkını muhakkak kullanmalarının gereğini kendilerine hatırlatmak istiyorum.
Biz hamdolsun son dönemlerde 85-86 katılımla hep seçimlerimizi yaptık. Batı ülkeleri gibi 30- 35- 40 oranlarında seçim yaşamıyoruz. Bu bizim için demokratik katılım gücümüzün, ne kadar iyi konumda olduğunu gösteriyor. Hele şimdi bir yeni yönetim sistemini ilan edeceğimiz bu seçimde, ben bütün vatandaşlarımızın sandığa gitmesini, sandıkta bu konuyla ilgili kararı belirlemede bir güç kaynağı olmasını istiyorum.”
YENİ YÖNETİM MODELİ
Erdoğan yeni sistemde sonuç odaklı hareket edileceğini açıklarken, bürokraside kademelerin azaltılacağını ifade etti. Yetki karmaşasının önüne geçildiğini belirten Erdoğan, verim odaklı çalışılacağını vurguladı. ABD, Rusya, Yarı Başkanlıkta Fransa gibi ülkeleri inceledikleirini belirten Erdoğan, ”Ecdadımız da bunu yüzyıllarca pratikte uyguladı,” dedi.
Erdoğan, ”Yeni modeli masaya yatırırken sorunlarımızı da dikkate aldık ve kendimize özgü bir sonuç ortaya çıktı. Buna illa ABD modeli, Rusya modeli demek zorunda değiliz. Türkiye modelini ortaya koyduk. Bu bizim 2023, 2053 misyonlarımıza katkı sağlayacak bir sistem” ifadelerini kullandı. Erdoğan, ”Yeni yönetim pratik ve sonuç odaklı hareket etmeye olanak sağlıyor” diye konuştu.
‘İKİ GÖZLEM KULESİ ELİMİZDE, AFRİN KONTROL ALTINDA’
Suriye’de düzenlenen operasyonlarla ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Heyetler arası toplantıda aynı şeyde direniyorlar. Bize kusura bakmayın, siz yolunuza biz yolumuza diyerek o toplantıdan sonra kararı verdik ve Fırat Kalkanı Harekatı’nı başlattık. Onlar yanıldıklarını gördüler. 3 bin civarında DEAŞ’lı derdest ettik. ÖSO’nun hakkını takdim etmek lazım. Bizim askerimize güvenleri ciddi manada çok çok iyiydi. Lider kadrolarının bize olan sadakatlerini gördüm. Biz Rusya ile münasebetlerimizi Koalisyon güçleriyle iş yapamayınca Fırat’ın batısındaki çalışmaları verimli bir şekilde götürelim istedik. Putin’le olan özel ilişkilerim, istihbaratla olan ilişkilerle önce Soçi çalışması, ardından Ankara ve bu çalışmaları sürdürdük. Daha sonra Zeytin Dalı operasyonuna girdik.
Bütün çalışmalarımız Rusya ile beraber oldu. En ufuk bir karşılıklı sıkıntılar olmadı, başarılı gitti. Zeytin Dalı operasyonunda 4 bin 600 aşkın terör örgütü mensuplarını etkisiz hale getirdik. Burada PYD, YPG kim olursa olsun orada 12 gözlem kulesi var bizim kontrolümüz altında. Afrin şu anda kontrol altında. Şimdi İdlib var. Aynı şekilde Rusya ve İran’la, merkezi yönetimle de bütün münasebetleri Rusya tarafı yönetiyor. Tel Rıfat’taki görüşmelerin neler getireceğini göreceğiz. Şu anda Cerablus ve Afrin’e yaklaşık 200 bin civarında geri dönüş oldu. Bunların olması bizi ciddi manada rahatlatacak. Bu ayın 4’ünde Dışişleri Bakanımız ABD’ye gitti ve Pompeo ile görüşme oldu. Bir yol haritası belirlendi ve haritayla YPG ve PYD tamamen boşaltacak ve oraya sakinleri gelip yerleşecekler. 200 bin sayısı onların yerleşmesiyle çok daha artacaktır. Pompeo ile olan münasebetler gayet sağlıklı bir şekilde devam ediyor. Bu durum bölgeyi rahatlatacaktır, Kuzey’de de gelişmeler çok daha iyi yere gelecektir” dedi.
‘KÜRT KORİDORU DEĞİL, TERÖR KORİDORU’
Suriye’nin kuzeyinde oluşturulan terör koridoruyla ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Özgüven olarak söylüyorum, hem de siyasetteki tecrübemden dolayı söylüyorum. Şu anda Birlemiş Milletler Genel Kurulu’nda en deneyimli iki siyasi lider var. Biri Putin, biri de ben. Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı sürecini arka arkaya koyduğumuz zaman 16 yıllık bir süreç var. ABD’de bu duruşumuz bir mesaj veriyor. Bunlar eğilip bükülen bir takım değil. Hakkı neyse hakkını isterler. Biz hakkımızın dışında bir şey istemiyoruz. Koalisyon güçleriyle ilgili de Fransa, İngiltere ve Almanya burada Türkiye’nin haklılığını görmeleri ve hakkımızı teslim etmeleri lazım. Biz eğilip bükülmeyiz. Buradan tehdit yiyen bizdik.
Sayın Macron’un laflarına binaen dedim ki; Cezayir’de ne kadar kaldınız, siz bunu söyleyin sonra bizim işimize bakarız. Biz orada işimiz bitene kadar kalacağız. Biz orada katliama gitmedik, ama siz Cezayir’de katliama gittiniz. Biz sadece terör örgütleriyle uğraşıyoruz. Suriye’nin kuzeyinde koridor oluşturarak Türkiye’yi kuşatma altına almak istediler. Bu Kürt koridoru değil, terör koridoru, biz yaptığımız operasyonla onu kaldırdık ve asla taviz vermeyeceğiz” diye konuştu.