Son dönemde yaşanan kiralık ev sıkıntısı fırsatçılığı beraberinde getirirken, ev sahipleri eski kiracılarına "ya fiyatı artır ya da evden çık" baskısı yapıyor. Yüksek kira baskısıyla karşılaşan kiracılar tüketici dernekleri, CİMER, Maliye, Ticaret Bakanlığı'na şikayet yağdırdı, bir yandan da mahkemenin yolunu tuttu.
Ticaret Bakanı Mehmet Muş da kira artışları konusuna dair bir açıklama yaptı hükmü hatırlattı.
Ticaret Bakanı Mehmet Muş, İstanbul'da da yüzde 200'ü geçen kira artışlarını değerlendirirken, "Üretici, tedarikçi, perakende işletmelerce bir mal veya hizmetin satış fiyatında fahiş artış yapılamaz. Piyasada darlık yaratıcı, piyasa dengesini, serbest rekabeti bozucu, tüketicinin malları ulaşmasını engelleyici faaliyetlerde bulunulamayacağı Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Kanunu, kira sözleşmeleri ve ücretlerinin belirlenmesi de Türk Borçlar Kanunu ile hüküm altına alınmıştır" dedi.
Sabah gazetesinde yer alan haberde ev kiralarında artış ve fırsatçı ev sahiplerine karşı yapılacak düzenlemelere ilişkin bilgilere yer verildi.
'Dava başvurusu yapılabilir'
TÜFE üzerinde artış ve kira parasında ek zam isteyen ev sahiplerine yönelik şikayetler tüketici hakem heyetlerini, sektör temsilcileri, ilgili kurumları harekete geçirdi. Kiracıya verilen yasal haklar uygulanmadığı durumlarda Tüketici Hakem Heyeti'ne, taraflar arasında anlaşmazlıklarda mahkemeye dava başvurusu yapılabilir.
Tüketici Hakları Derneği Başkanı Turhan Çakar, kirasını düzenli ödeyen, enflasyon oranında artıran kiracıların sözleşme sürecinden önce evden çıkarılmasının yasal olarak mümkün olmadığını belirterek, "Ev sahiplerinin bunun aksine talepleri olması durumunda kira miktarına göre il ve ilçelerdeki tüketici hakem heyetlerine, Ticaret Bakanlığı Tüketicinin Korunması Genel Müdürlüğü, Maliye, CİMER'e şikâyette bulunmalılar. Kira sözleşmesine ödeyecekleri bedeli, süreyi mutlaka yazmalılar" dedi.
'Ev kirasında sözleşme sona erdirilemez'
Sektör temsilcileri de kirada fırsatçılığın son bulması için geçici olarak zam sınırlaması, tavan fiyat getirilmesini önerdi. Ayrıca, 5 yılı dolan kiracılardan rayiç bedel isteme süresinin 8 yıla çıkarılması da talepler arasında yer alıyor.
Kiracı ve kiralayan arasındaki anlaşma, kiracının hakları da Borçlar Kanunu'na göre belirleniyor. Kanuna göre, Kira sözleşmelerinde kira bedelinin belirlenmesi dışında kiracı aleyhine herhangi bir değişiklik yapılamıyor. Konut ya da işyeri kiralarında kiracı, sözleşme süresinin bitiminden en az 15 gün önce bildirimde bulanmazsa sözleşme aynen devam eder. Yenilenmeyen kontratlar aynı şekilde 1 yıl süreyle daha geçerli olur. Bu durumda mal sahibi, sözleşme süresinin bitimine dayanarak sözleşmeyi sona erdiremez.
Sektör temsilcileri, "Çocuğum evlenir, kendim taşınacağım" gerekçesiyle evin boşaltılmasını isteyen ev sahiplerinden noterden yazı istenmesi uyarısında bulunuyor. Kiracılar, bu koşulla çıkarıp 2 ay sonra kiraya veren ev sahiplerinden 1 yıllık kira kadar tazminat, taşınma masrafı alabilir.
Borçlar kanunu ne diyor?
Sözleşmede belirlenen koşulların (yıllık ortalama TÜFE oranı) üzerinde fahiş kira artışı yapılamaz. Borçlar Kanunu'nun 344'üncü maddesine göre; "Tarafların yenilenen kira dönemlerinde uygulanacak kira bedeline ilişkin anlaşmaları, bir önceki kira yılında tüketici fiyat endeksindeki 12 aylık ortalamalara göre değişim oranını geçmemek koşuluyla geçerlidir. Bu kural, bir yıldan daha uzun süreli kira sözleşmelerinde de uygulanır. Taraflarca bu konuda bir anlaşma yapılmamışsa, kira bedeli, bir önceki kira yılının TÜFE'deki 12i aylık ortalamalara göre değişim oranını geçmemek koşuluyla hâkim tarafından, kiralananın durumu göz önüne alınarak hakkaniyete göre belirlenir."