Hakkari de deprem oldu. Önceleri yavaş yavaş sallandı, ardından hızını biraz daha arttırdı ve o andan itibaren panik başladı. Yaklaşık 40 saniye süren sallantının Hakkari'de his edilir seviyesi 4-5 civarındaydı. Bu da insanların kendilerini sokağa atmasına yeterli oldu.
Hakkari kent merkezi ve mahallelerde caddeler, sokaklar ve insanların kendilerini güvende his edebileceklerini düşündükleri alanlar doldu taştı. Kısa süre içerisinde depremin merkez üssünün Irak'ın Süleymaniye, Halepçe, İran'ın Kırmanşah sınırı olduğunu öğrenmiş bulunuyoruz. Bir anda depremde zarar görenleri düşünmeden herkes bize bir şey olmadı düşüncesi ile derin bir ohh çekiyor.
Oysa ki depremde evleri yıkılanlar, ölenler, yaralananlar zaten bizdik, bizdendi, her şeyden önce insandı. Ancak insan oğlunun ben merkezli yaşamlarında afetlerin uzaklığı her zaman bir nebzede olsa rahatlamalarına sebep olmuştur.
12 Kasım 2017 Pazar gecesi saat 21:18 olan deprem yaklaşık 40 saniye sürdü. Bu sürede bile korku ve panik ile kendimizi dışarıya attığımızda Hakkari sokaklarının insanla dolduğunu gördüm. Bir an Düzce depremi, Van depremi gözlerimin önüne geldi. Koca koca binaların birer moloz yığını hali, bazı binaların bisküvi gibi üst üste yıkılmış hallerini gördüm.
Böyle bir durumda Hakkari ne hale gelirdi ?
Hakkari çarşı merkezi Bulvar caddesinde birbirine yapışık onlarca binadan kaçan vatandaşların dışarıya çıkıp binaların altından binaları izlemeleri ise daha ağır bir durumda, hiç birinin kurtulamayacağı aşikardır.
Şimdi diyeceksiniz ki, "Yahu sen felaket tellalımısın?" Hayır ben burada geçmişten küçük örnekleri olan ve olası bir durumdan bahsediyorum.
Bir tek girişi ve çıkışı olan!
Kentin tek ulaşımı karayolu ve sadece bir köprüden ibaret olan.
Yaklaşık 60-70 bin nüfusluk bir kentte ve civarındaki yerleşim alanlarında büyük bir deprem olması durumunda ve bu depremde Depin köprüsünün de yıkıldığını varsayarak sizce herhangi bir arama kurtarma ekibi bile kaç günde veya haftada Hakkari'ye ulaşır? Birde kış şartları söz konusu olursa, o zaman gerçek anlamda büyük bir infial yaşanacağı gibi, depremin yıkıcı etkisinden çok kurtarma ve soğuk havadan insanların ölümleri on binlere ulaşmayacak mı?
İşte böyle, karayolları hariç bütün ulaşım şekillerinden yoksun, bir çok şeyden mahrum kalmış, zor şartlarda yaşamlarını idame eden halkımızın böylesi bir durumda ne yapacağı konusunda bir çözüm üretme veya ön hazırlık yapma noktasında oturup düşünmesi gereken kurumlar, stk 'lar, kuruluşlar var.
HAKKARİ DEPREME VEYA BAŞKA BİR DOĞAL AFETE NE KADAR HAZIRDIR ?
Hakkari Valiliği bünyesinde Arama Kurtarma Timi var mı?
Varsa kaç kişiden oluşuyor ?
Hakkari Belediyesinin Arama Kurtarma Timi Var mı?
Hakkari Üniversitesinin Arama Kurtarma Timi var mı ?
23 Ekim 2011 tarihinde meydana gelen Van depreminden sonra YÖK tarafından bütün üniversitelere gönderilen yazılı talimat üzerine Hakkari Üniversitesi bünyesinde bir arama kurtarma timi oluşturma ve gerekli donanımın alınması konusunda ön hazırlıklar yapıldı ise de,zamanın rektörü Prof. Dr. Ebubekir Ceylan tarafından AKUT'un kurulası engellendiği gibi, kurulması yönünde emek veren ve görevlendirilen kişilere de "biz bu malzemenin parasını cuma günü cami önünde mendil açarak toplarız" gibi ciddiyetten uzak ifadelerle çalışmalara son verildi.
Ancak Yeni Rektörümüz Prof. Dr. Ömer Pakiş ileri görüşlülüğü ve yenilikçi bir kişiliğe sahip olduğunu, Üniversite ve Hakkari yararına yapılan bütün projeleri desteklediği bilinmektedir. Umudumuz geçmişte başlamış çalışmanın başarılı bir şekilde nihayete ermesidir.
Hakkari AFAD müdürlüğü bünyesinde kurulu olan ve 3 (üç) kişiden oluşan kurtarma ekibi kentin hangi noktasına çare olabilecekler. Ha yeri gelmişken belirtmek isterim ki Hakkari AFAD kurtarma timi Van depreminde insanüstü gayretleri ile olağan üstü şeyler başardılar. Bana göre her biri birer kahramandır.
Van da ikinci depremin olduğu saatte ben Van'daydım ve Bayram Oteline ulaşan ilk ekip olarak Biz Zirve Dağcılık Kurtarma Timinin ardından Hakkari AFAD ekibi geldi. Gece başlayan kurtarma çabamız öylesine bir umut ve emekle devam ediyordu ki ertesi gün öğleden sonraya kadar su içmeyi unutmuştuk. Hakkari AFAD, Hakkari ve Doğubayazıt ZİRVE DAĞCILIK ekipleri birlikte çalıştık. Sabah karşı Diyarbakır AFAD ekibi de ulaşıncaya kadar bizler çok sayıda yaralı kurtarmıştık bile.
Depremde Van'a yardıma gelen Japon ekibinin kadın görevlilerinden Yumeka Ota'yı altı saatlik uğraştan sonra dört kat beton yığınlarının altından çıkaran da yine Hakkari ekibi yardımcıları ise Diyarbakır ekibiydi.
Deprem ve çığ bölgesi olan Hakkari de hiç bir arama kurtarma ekibinin olmaması, olası bir afet durumunda büyük kayıpların yaşanmasına sebep olacaktır.
Söz konusu kurumların veya ilgili stk'ların akut timleri kurmaları durumunda personelin eğitim almaları noktasında dışarıya gitmeleri veya il dışından birilerini görevlendirmeleri gerekmeyeceğini görüyoruz. Hakkari AFAD müdürlüğü bünyesinde Eğitmen Eğitmeni personellerden de faydalanılabileceğini düşünüyorum.
Hakkari den bizlerinde çok fena etkilendiği ve Merkez üssü Irak'ın Süleymaniye ve Helepçe kentlerinin doğusunda, İran sınırında olan depremde ölen kardeşlerimize Allah'tan rahmet yaralılara acil şifalar dilerim.Cenabı Allah bir daha bize depremler yaşatmasın.
BİZ DEPREME NE KADAR HAZIRIZ ???