Reng-î Hakkari sanat topluluğu yılların verdiği özlemle, Hakkari de hayatımıza hızlı bir giriş yaptı. Sanat topluluklarını kurdukları ilk günden itibaren her gösterilerinde büyük beğeni topladılar.
Her gün biraz daha büyüyüp profesyonelleşmeye doğru hızlı adımlarla ilerlediler. Folklorik yaşamın, mizahi dilin, kültürel zenginliğin kök saldığı ilimizde, yıllarca kültürel ve sanatsal etkinlikleri halk oyunları yarışmaları ötesine geçememişti.
1980'lı Yıllara kadar açık hava sineması, Lale Sineması, öğretmen tiyatro toplulukları, zaman zaman lise öğrencilerinin tiyatro ve skeçleri ile çeşitli alanlarda sanatsal aktiviteler sergilenirken, asıl mizahın ve kültürel aktivitelerin merkezi genel olarak evlerdi.
Özellikle kış aylarında ve Ramazan ayı gecelerinde halk her gece belirli evlerde toplanır, deng bejlerin katkılarıyla, şarkılı, şiirli, hikayeler, destanlar ve orta oyunları ile kültürel şenlikler düzenlenirdi.
Yaz aylarında, yaylalarda kara çadırların altında, közlenmiş tandırların kenarına oturarak yayla serinliği ile ateşin verdiği sıcaklık şarkılara, şiirlere, oyunlara eşlik ederdi.
Eskilerde yaşanan bu renkliliğin etkisi yaşamın her alanında kendini gösteriyordu. Yıllar sonra bu mizahi kültürün ürünleri Hakkari'li bir çok sanatçı tarafından "Vizontele 1-2, Ekşi Elmalar, Truya, Anadolu Ateşi, film müzikleri, klipler gibi ulusal ve uluslar arası arenalarda sinema filmlerine, devasa sanat gösterilerine temel oluşturacaktı.
Ne ilginçtir ki bu renkli kültürün tohumları ülkenin ve dünyanın değişik yerlerinde yeşerirken, asıl doğuş noktası olan Hakkari de yavaş yavaş yok oluyordu. İşte tam da böylesi bir zamanda sanki sihirli bir el bu gidişata dur dedi. Buradaki renkli, folklorik yaşamın kültürel zenginlikleri kendi kökleri üzerinde yeşermeye devam etmesi gerektiğini gösterdi.
RENG-Î HAKKARİ doğdu;
Evet Reng-i Hakkari sanat topluluğu hayatımıza iddialı bir giriş yaptı. Bütün gösterileri ile iddialı.
Lakin kültürel çalışmalarını sürdüren topluluk, çalışmalarını bir adım öteye götürerek, belki de bir çok profesyonel sanat topluluklarını yapmaya cesaret edemediği şeyi yaptı. Türkiye'nin her bölgesinden oyunlar başarı ile sergileye başladı. Çeşitli branşlarda halk oyunları, pandomin, erbane ekibi, dengbejlik, solo ve koru şarkılarıyla gerçek bir sanat topluluğu oldular.
Artık Hakkari ile ilgili bütün aktivitelerde, Tv programlarında, kültürel belgesellerde, ulusal ve uluslararası tanıtım projelerinde Reng-î Hakkari'yi görüyor , gurla izliyoruz.
Bir kaç ay önceki bir programlarında bütünüyle oyunlar seyircileri büyülerken, bu topluluğun çalışmalarını başından sonuna destekleyen ilimiz Valisi Sayın Cüneyt Orhan TOPRAK'ın takdirleri ile "Hakkari de yeni bir Anadolu Ateşi doğuyor" sözleri aslında Anadolu Ateşinin temelini zaten bu kültür ve bu insanların oluşturduğunu gösteriyordu;
Ramazan gecelerinde Reng-î Hakkari bizlerle olacak!
Böylesine kaliteli bir oluşumla, yöneticileri, sanatçıları, öğrencileri, oyuncularıyla bir aile olmayı başarmış. Temelini Hakkari'nin köklü kültüründen alan Reng-i Hakkari şimdi yeni bir vizyon, köklü bir misyon ile Ramazan gecelerinde halk ile buluşacak.
Hakkari Belediyesi Kültür ve sosyal İşler Müdürlüğü bünyesinde çalışmalarını sürdüren Reng-i Hakkari sanat topluluğunun başında, gerektiğinde evini bu çalışmalar için set haline getiren, çok kıymetli dostum Ayhan Tunç bulunmakta. Bu kültür elçisini, ekibini ve emeği geçen her kesi tebrik ediyorum.
BAŞARILAR RENG-Î HAKKARİ