Koronavirüs salgını nedeniyle satışlarda tarihi düşüşler yaşayan işyerlerinde kapanmalar başladı. İstiklal Caddesi, Kadıköy gibi en işlek caddelerde yıllardır hizmet veren hazır giyim markaları şubelerini kapatırken, esnaf ve sanatkâr tarafında ise devir ilanları hızlı artışa geçti.
Dünya Gazetesi’nden Yener Karadeniz’in haberine göre kapanmalar sahibinden.com verilerine de yansıdı. Temmuz ayına ait ilk 15 gününde satılık işyeri ilanı bir önceki yılın aynı döneminde göre yüzde 51 arttı. Söz konusu artış oranı haziran ayında ise yüzde 77 olarak gerçekleşmişti.
TESK verilerine göre haziran ayında 7 bin 222 esnaf kepenk kapattı. Öte yandan yeni iş yeri başvuruları da hızlı düşüşe geçti. Sektör temsilcileri, önlem alınmadığı takdirde işyeri kapanma oranlarının çok daha yüksek seviyelere çıkabileceği uyarısında bulunuyor
Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, pandemi sonrası mekanların çok boş kaldığını, esnafın iş yapamadığını ve bunun ekonomik sonuçlarının da görülmeye başlandığını söyledi.
Yatırım ortamının de yeni müteşebbisler için uygun olmadığına dikkat çeken Palandöken, “Müteşebbis sayısının artması için yeni bir esnaf paketinin hazırlanması gerekiyor. Gelişmiş ülkelerde esnaftan 5 yıl vergi alınmıyor. Bizim koşullarımız o kadar geniş değil ama en azından 3 yıl vergi alınmasa, stopaj gibi destekler verilse yatırım ortamı daha cazip hale gelebilir” dedi.
Koronavirüs salgını nedeni ile yeni istihdamın da yaratılamadığına dikkat çeken Palandöken, “Kamuda iş yok, birçok genç evde oturuyor. Özel sektör de işçi alma taraftarı değil” dedi.
Palandöken'e göre tüm dünyayı etkisi altına alan pandemi, en çok alt gelir grubunu ve esnafı vurdu. Palandöken, “Sektörler iş yapamaz hale geldi. 65 yaş kısıtlaması nedeni ile bu yaş grubundaki esnaf zarara girdi. Büyük hacimli dükkanların hepsi boş. En işlek caddelerin üzerlerindeki işyerlerinde bile müşteri kaybı var. Eğlence sektörü, barlar, içkili yerler açılamadı. En yüksek kiralar onlardaydı. Düne kadar ana arterlerde hava parası ile dükkan alınırken şimdi kiralar düşmesine rağmen iş yeri açmaya hevesli insan kalmadı. Destek gelmezse ve ortam bu şekilde devam ederse kapanan işyeri sayısı yüzde 20 artar” diye konuştu.
TESK verilerine göre, Türkiye'de bu yılın ilk 6 ayı itibarıyla 3 bin 4 esnaf odasına kayıtlı 1 milyon 906 bin esnaf ve 2 milyon 58 bin adet işyeri bulunuyor. Yine bu yılın ilk 6 ayında kapanan işyeri sayısı 35 bin 965 olarak gerçekleşti.
Söz konusu rakam haziran ayında ise 7 bin 222 adet oldu. Bu rakam son 5 yılın en yüksek haziran ayı rakamları olarak kayıtlara geçti.
Konuya ilişkin konuşan birçok esnaf en büyük sıkıntılarının kira ödemek konusunda olduğunu söylüyor. Bazı mülk sahiplerinin normalleşme sonrası kiralara fahiş zamlar yaptığı dile getiriliyor.
Mağaza kapatma haziran ayında topyekûn açılış yapan Birleşmiş Markalar Derneği (BMD)'ye üye 400'den fazla markada da arttı. Kadıköy, İstiklal Caddesi gibi ana arterlerde yıllardır faaliyet gösteren büyük markalar bir bir mağazalarını kapatıyor.
BMD tarafından mayıs ayında yapılan çalışmada bu durumu ortaya koydu. Derneğe üye markaların yüzde 71.7'si açılıştan sonra mağaza kapatmayı düşündüklerini dile getirmişti. Yine bu markaların yüzde 19.7'si 2, yüzde 14.5'i 3, yüzde 15.8'i 4, yüzde 10.5'i 5 ve yüzde 38.2'si de daha fazla sayıda mağaza kapatacaklarını belirtmişti.
BMD Başkanı Sinan Öncel, mağaza kapatmaların mayıs ayında başladığını, haziranda da devam ettiğini söyledi. Temmuzda ise yüksek kiraların devam etmesi nedeni ile kapanmaların hızlandığını anlatan Öncel, “Yangında ilk kurtarılacaklar diye bir laf vardır. Bizde tam tersi. Markalar daralmada ilk, ikinci ve üçüncü kapanacak mağazalar listesi hazırladı ve kapatmaya başladı” dedi.
Öncel, ilk kapanacak listesindeki mağazaların kapandığını ve şimdi ikinci listeye geçildiğini söyledi. Bazı mağazalara büyük maliyetlerle dekorasyon yapıldığı için kapatmayı göze almanın zor olduğunu dile getiren Öncel, “Kira 50 bin TL ama içinde 700 bin TL'lik dekor var. Bunu mal sahibi de AVM de biliyor. AVM masraf yaptı, sökemez diyor ve o zaman da bu durum bir poker oyununa dönmeye başlıyor. Bu nedenle AVM indirim oranını çok cüzi miktarda tutuyor. Kira 50 bin TL ve 70 bin TL’lik ciro yaptık, sürdürülebilir değil, yılsonuna kadar ciro kirası yapalım diyoruz. Ama profesyonel AVM yöneticileri oralı olmuyor. İş restleşmeye dönüyor. Maalesef bu durum kısır döngüye girmeye başladı” diye konuştu.
Cadde mağazalarında da aynı durumun söz konusu olduğuna dikkat çeken Öncel, “AVM'lerdeki kapanışlar hızlanırsa bunun geri dönüşü çok uzun zaman alır. Çünkü kimsede yeniden mağaza açma iştahı yok. Kapanan mağazanın yerine kimse mağaza açmayacak. En az yılsonuna kadar ciro kirası uygulanmalı” dedi.
Tüm Restoranlar ve Turizmciler Derneği (TÜRES) Başkanı Ramazan Bingöl, pandeminin etkilerinin yeme-içme sektöründe yeni yeni kendini göstermeye başladığını söyledi. Şu ana kadar işletmelerin destekler ile ayakta durduğunu dile getiren Bingöl, “Esas sıkıntı şu an başlıyor. AVM'lerdeki yeme-içme alanlarında kapanma oranı yüzde 30-40 bandında olacak. Şimdiden kapanma haberlerini almaya başladık” diye konuştu. Bingöl, turist ağırlıklı müşterisi olan işletmelerde de çok fazla kapanma olacağını vurguladı.
Coldwell Banker Türkiye Ülke Başkanı Gökhan Taş, devir işlemlerinin Bodrum Marmaris, Kuşadası gibi yabancı turist ağırlıklı yerlerin caddelerindeki yeme içme, kuyumculuk sektörlerinde kendini hissettirdiğini kaydetti. Taş, yeme içme sektöründe devirlerin ise özellikle yerinde yemek servisi yapan firmalar arasında yoğunlaştığını söyledi.
Kadıköy’de açılamayan mekanlardan biri olan Bina’nın direktörlerinden Gül Güngör, sektörde 1 Haziran itibarıyla açılan işletme oranının yüzde 75 civarında olduğunu söyledi. Bunun en önemli sebebi ruhsat karmaşası olduğunu söyleyen Güngör, şunları söyledi:
“2001 öncesi alınan ruhsatlarda cafe-bar olarak nitelendirilen mekanlar açılamazken, daha sonra aynı kriterlerdeki işletmeler içkili kafeterya olarak ruhsatlandırıldı. İşte onlar şu an açıklar. Aynı isim, konsept ve çalışma koşullarında hizmet veren 2 işletmenin birisi açıkken diğeri kapalı.”
Ruhsatın yarattığı farkın giderek sürdürülebilir olmayan bir noktaya gittiğini belirten Güngör, halihazırda açık olan işletmelerde ise ciroların pandemi öncesinin yüzde 20-30’una ancak ulaştığını söyledi. Güngör, “Şimdilik kapatan işletme çok olmasa da iş yerini devir etmeye çalışan ya da bunu düşünen sayısı her gün artıyor. Bu şekilde birkaç ay devam ederse sektörün yarısından fazlasının buna dayanacağını düşünmüyoruz” dedi.