CHP Genel Başkanı Kemal kılıçdaroğlu, TBMM'de partisinin grup toplantısında konuştu. Kemal Kılıçdaroğlu Enis Berberoğlu'nun 301 gündür tutuklu olduğunu söyleyerek Anayasa Mahkemesi'ne çağrıda bulundu.
Kılıçdaroğlu şunları söyledi:
"301 gündür milletvekilimiz aramızda yok Enis Berberoğlu, hiçbir suçu yok, önce 'müebbet hapis' dediler casus dediler sonra '25 yıl' dediler sonra '25 de olmaz, 5 yıl' dediler ya napıyorsunuz? Anayasa Mahkemesi'nin önünde CHP’den bu gruptan çağrı yapıyorum; sizden bir an önce nasıl olursa olsun karar bekliyoruz adaletsizliği yaratıyorsunuz, 'Berberoğlu hapiste kalsın' diyorsanız verin kararınızı adaleti başka yerde arayalım. Kararınızı verin, 'suç yoktur' diyemiyorsunuz, o zaman suçludur deyin, o zaman gideyim adaleti başka yerde arayayım. 301 gün niye içerde? Hangi gerekçeyle içerde? Bugün darbe süreci yaşıyoruz yargı, savcı, avukat, hoca korkuyor, korkmayan kim, Allahın izniyle biz korkmuyoruz, korkmayacağız. Bizi sevsin sevmesin, oy versin vermesin kim mağdur olduysa onun yanında olacağız.Dilsiz şeytan rolünü oynamayacağız."
'FETÖ İLE MÜCADELE İÇİN RAPOR HAZIRLAYAN POLİSLER YA HAPSE ATILDI YA GÖREVLERİNE SON VERİLDİ'
Kılıçdaroğlu, 10 Nisan Polis Haftasını kutlayarak Atatürk'ün polislerle ilgili sözlerini okudu. Kılıçdaroğlu konuşmasını şöyle konuştu:
"1934 yılında çıkan Polis kanunu ilk dört madde. Polise verilen talimat tüzüğe yönetmeliğe aykırı ise bu emri yerine getirmez, amir emrinde ısrar eder yazılı olarak verirse, emir yerine getirilir emri yerine getiren sorumlu olmaz, konusu suç teşkil eden yemin yerine getirilmez bu polisin özel yasaya bağlı teşkilat olduğunu gösterir. Devletin polisi halkın polisi. Polis vazifesinin dışında bir hizmetle kullanılamaz. 173 yıllık polis teşkilatında liyakat sistemi var mı? Hayır oturmadı, sorumlusu kim polisler değil siyasi otoritedir.Polis teşkilatını FETÖ'ye teslim edenler kim? A’dan Z’ye kadar bir numaları adamı söyledim. Sarayda oturan zat bir numaralı adam siyasi ayak odur. FETÖ ile mücadele etmek için rapor hazırlayan bütün polisler ya hapse atıldı, ya görevlerine son verildi. Polis kimin polisidir hükümetin mi devletin mi? Maaşı hükümet mi öder? Polis devletin polisidir. Hükümetten aldığı suç olan emirler yerine getirilmez deniyor. Polis hükümetin polisi olursa halkı baskılamak için bir araç olur. Polis teşkilatı kurumsal teşkilatını güçlendirdi mi siyasi otoritenin belirlediğini hepimiz biliyoruz. Polisleri daha özerk bir yapıya kavuşturmak lazım. 75 saat mesai yapan polisler var, bu kadar zor durumda polis teşkilatı. Polislere mutlaka 3600 ek gösterge verilmelidir. Polis emeğinin karşılığını alsın diye. Son zamanlarda polislerden bilinçli olarak bazı yetkilerin alınıp başka kurumlara aktarıldığını görüyoruz. Tüm dünyada suça karışan yabancıların işlemlerini güvenlik güçleri görür biz de göç idaresine verildi göç idaresi ne bilecek? İkamet teskereleri göç idaresine verildi, siz bazı terör örgütü militanlarını özel olarak korumak mı istiyorsunuz polisten kaçırıp başka noktaya mı yönlendirmek mi istiyorsunuz? Polis teşkilatı üzerinde oyunlar oynanıyor.Meclisin çatısı, Meclisin bahçesi Meclisin içi, eli uzun namlulu polis dolu, polisler elbette koruyacak böyle bir olayı yaratmak polise yönelik güvensizliği gösterir, can mal güvenliği yok derken kıyamet kopartıyorsun senin can güvenliğin yok polisten korkuyorsun kimseye söylemeyin en çok benden korkuyor. Gökte helikopterlerle geziyor bu ülkeyi yönetemiyorum bu korkuyorum belirtisidir."
'ÖLEN KİŞİLERİN KANLARI MUHBİRLİĞE DAVET EDENİN YAKASINDADIR'
Eskişehir Osmangazi Üniversitesinde yaşanan katilamı anımsatan Kılıçdaroğlu şöyle dedi:
"Osmangazi'de yaşanan olay hepimizi derinden üzdü bir kişi 4 kişiyi katletti, bir akademisyen, hayatını öğrencilere vermiş eğitimine vermiş 4 kişiyi katletti. Bu noktaya nerden geldik nasıl oluyor da üniversitede bunlar yaşanıyor? Tandığınız FETÖ'cüleri ihbar edin diye muhbirliğe zorladı vatandaşı bakkalları muhbirliğe zorladı, bir baktık ortalık ihbardan geçilmiyor katliama kızan kim cadı avı başladı hapishaneler tıklım tıklım doldu, yapılan suçlamaya baktılar FETÖ'cü suçlaması varsa atın içeriye. Bu katliamlara siyasal ortam hazırlandı. Ölen kişilerin kanları muhbirliğe davet edenin yakasındadır.
'PYD'Yİ ORAYA KOYMAYA GÜCÜN YETMEDİ Mİ?'
Türkiye-Rusya ve İran'ın Suriye zirvesinde yayınladıkları ortak bildiride PYD'nin terör örgütü olarak adının geçmediğini kaydeden Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:
"Türkiye- İran- Rusya, bildiride terör örgütleri sayılıyor ama bir terör örgütü bilinçli olarak sayılmıyor PYD sayılmıyor niye sayılmıyor? Dünya reisiyim diyor 2 kişiyi ikna edemedin mi? 52 şehidimiz var Afrin'de PYD’yi listeye koyamıyorsun, PYD’yi oraya koymaya gücün yetmedi mi? Yoksa söyledin de iki lider seni takmadı mı? Bunun cevabını bekliyorum bana cevap ver bunu neden saymadın? Çıkıp PYD’ye neden destek oldun, dünya lideriymiş sevsinler senin dünya liderliğini."
'ER MEYDANI TESPİTİNİ SANA BIRAKIYORUM, TESPİT ET GELMEYEN ŞEREFSİZDİR'
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kendisine ilişkin sözlerini hatırlatan Kılıçdaroğlu şunları dedi:
"Ömründe devletten aldığı maaş dışında tek kuruş kazanamamış zat diyor. Evet devlette çalıştım TC devleti bütçesinden sonra en büyük bütçeyi yönettim. Bütün hayatımı incelediler bir kuruş yolsuzluk bulunabilir mi diye bulamazsın. Bizim Man adasında şirket kurmak gibi ahlaksızlığımız olamaz bizim amcalarımız dayılarımız 15 milyon dolarlık ticareti 1 sterlinlik şirketle yapmazlar, sen beni anlayamazsın yüksek ahlak sahibi olman lazım, inanç sahibi olman lazım. Yırtık ayakkabılarla siyasete girdim diyordu ben yırtık ayakkabı ile girmedim mal varlığımı internet sitesine koydum, rakam koyuyor, oraya koyacaksın verdiğin listeyi vereceksin, rahmetli babam, 'sen doğru dur eğri belasını bulur' derdi, çok şükür. 'Bay Kemal sen er meydanına gelmezsin' dedi. Çok açık çağrı yapıyorum, sen er meydanına gelmezsin diyorsun, er meydanı tespitini sana bırakıyorum, tespit et gelmeyen şerefsizdir."