Virüslere ilişkin çalışmalarıyla tanınan ve Almanya’nın pandemi planını da geliştiren Robert Koch Enstitüsü, yeni tip koronavirüse karşı aşının bulunmasının uzun zaman alacağını açıkladı. Robert Koch Enstitüsü Başkanı Prof. Lothar Wieler, "Kişisel tahminim aşının en erken 2021 ilkbaharında bulunacağı yönünde" dedi. Wieler, bürokratik açıdan bu süreci hızlandırabilmek için atılabilecek her adımın atılması gerektiğine de vurgu yaptı. Klinik testlerin yapılacağı sürenin kısaltılabileceğine dikkat çeken Wieler, olası yan etkilerin de iyice incelenerek bir güvenlik profili oluşturulacağını, bunun da zaman alacağını hatırlattı.
CureVac: Aşı sonbahara kadar bulunmuş olacak
Merkezi Almanya'nın Tübingen kentinde bulunan CureVac adlı şirketin kurucularından Dietmar Hopp ise büyük ihtimalle bu yılın sonbahar aylarında bir aşı geliştirilmiş olabileceklerini duyurdu. CureVac, halihazırda dünya çapında aşı geliştirilmesi konusunda uzmanlaşan araştırma şirketlerinden biri.
Almanya Federal Araştırma Bakanı Anja Karliczek de dünya çapında pek çok kuruluşun aşı geliştirilmesi için bütün gücüyle çalıştığını, Almanya’nın da onlarla yakın ilişki ve diyalog içinde olduğunu vurgulayarak biraz daha sabırlı olmaya davet etti. Alman Bakan, ilaç geliştirme alanında uluslararası standartların yüksek olduğunu, bulunan maddenin güvenli ve etkili olduğuna yüzde yüz kanaat getirilmesi halinde aşıya izin verilmesi sürecini hızlandırabileceklerini de belirtti.
Aşı için biyoteknoloji ile çalışılıyor
Uzmanlar, COVID-19’dan korunmak amacıyla aşı geliştirilmesi için biyoteknolojiye ağırlık veriyor. Zira bu teknik ile aşı geliştirmede virüsün kendisine gerek duyulmuyor, sadece genetik yapısına dair bilgilerin sağlanmış olması yeterli. Böylece uzmanlar, aşı geliştirme ve denemek üzere sunulması sürecini hızlandırabileceklerinden yola çıkıyor. Virüsün genetik kodlarında onu oluşturan ve çoğalmasını sağlayan yapı taşlarına dair bilgiler mevcut.
Bu bilgiler, vücudun aşıya verdiği tepki ile oluşan antikorlar ve bağışıklığı artıran diğer oluşumlara dair verileri de içeriyor.
Bu arada olası bir aşı maddesinin geliştirilmesi sadece ilk adım. Asıl zorlu süreç ondan sonra başlıyor. Aşının denenmesi ve klinik süreçte test edilmesi en uzun zaman alan geliştirme sürecini oluşturuyor. Hücreler ve hayvanlar üzerinde denenmesi ile toksikolijik etkisinin ölçümünden sonra ancak sınırlı insan üzerinden denenmesine izin veriliyor. Akabinde ise aşının asıl deneme sürecine giriliyor.
ABD'de testler başladı
Amerika Birleşik Devletleri’nde koronavirüse karşı iyi geldiği ileri sürülen bir madde gönüllü insanlar üzerinde test edilmeye başladı. Amerikan Ulusal Sağlık Enstitüsü, yaşları 18-55 arası sağlıklı 45 kişi üzerinde yürütülecek testlere önümüzdeki haftalarda devam edileceğini bildirildi. Adı "mRNA-1273" olan maddenin biyoteknoloji şirketi Moderna ile birlikte geliştirildiği açıklandı. Bütün sürecin ise bir veya birbuçuk yılı alacağı tahmin ediliyor.
Merkezi Cenevre’de bulunan Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) Başkanı Tedros Adhanom Ghebreyesus ise koronavirüs ile mücadelede etkili olup olmadığının tespiti için beş ilacın denendiğini açıkladı. Bunun için aralarında Fransa, İran, Norveç ve İspanya’nın da bulunduğu dokuz ülkede çalışmaların başladığını söyledi. Test edilen ilaçların HIV gibi bağışıklık sistemini zayıflatan virüslere karşı tedavide kullanılan antiviraller olduğu bildiriliyor.
Halihazırda dünya çapında tespit edilen koronavirüs vakası 200 bine ulaştı. Yeni tip koronavirüsün yol açtığı COVID-19’dan hayatını kaybedenlerin sayısı ise 8 bini geçti.