Suriye'den gelerek ya da diploması, çalışma ruhsatı ve uygunluk belgesi olmadan muayenehane açıp hizmet veren herkesin sahte dişçi tanımına girdiğini kaydeden Adana Diş Hekimleri Odası Başkanı Dt. Fatih Güler, Türkiye'de diş hekimi görevini yürütmek için Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olma şartının bulunduğunu hatırlattı. Suriye'de diş hekimi olarak mezun olmuş olsa bile, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmadığı sürece ülke sınırları içinde diş hekimliği mesleğini icra edemeyeceğini, denklik ve çalışma ruhsatı alamayacağını belirten Güler, "Bizim yönetmeliklerimize göre bir muayenehanenin açılabilmesi için sağlık müdürlüğü ekiplerince denetlenip, belli standartlara sahip olduğu kontrol edildikten sonra açılış ruhsatı alabilmektedir. Bu konuda İl Sağlık Müdürlüğü ekipleri gerekli denetimleri yapıyor" dedi.
Vatandaşların sahte dişçileri anlamaları noktasında ipuçları veren Dt. Güler, diplomadaki fotoğraf ile kendisine müdahale eden kişinin aynı kişi olmadığını fark ettiklerinde mutlaka tedaviyi reddetmeleri gerektiğini vurguladı. Tabela standartlarının Diş Hekimleri Odası'na bağlı olduğunu dile getiren Güler, "Tabelaya baksınlar. Tabelada ismini yazamaz. Odanın izin belgesi gerekir. Hasta, girdiği yerde sadece 'diş hekimi' yazıyor, ismi yazmıyorsa o kişiden şüphe etsin. Diploma, çalışma ve uygunluk belgesi hastalarımız tarafından görülebilir yerlerdedir. Bu belgelerdeki isimleri kontrol edebilirler. Bunlara dikkat ederek tedavi talep etsinler. Aksi durumlarda hasta, İl Sağlık Müdürlüğü ve Diş Hekimleri Odası'na şikayetlerini bildirebilir" diye konuştu.
Yetkisiz ve bilgisiz kişilerin hastaları çok ciddi komplikasyonlarla baş başa bıraktığının altını çizen Adana Diş Hekimleri Odası Başkanı Dt. Fatih Güler, şu örnekleri verdi:
"Kan sulandırıcı kullanan ya da şeker hastası olan kişiler için tedavi sürecini tıp hekimi ile yürütmek gerekir. Sahte dişçi bu gibi sistemik hastalıklarla ilgili bilgi sahibi değildir, planlamasını yapamaz. Hasta bu durumda kaptığı bir enfeksiyonla ya da kan sulandırıcı içiyorsa durdurulamayan kanama ile ölüme kadar giden bir riske girer. Sistemik hastalığa sahip kişilerin daha da dikkatli davranması lazım. Ayrıca hastaların enfeksiyon kapma ihtimali vardır. Covid-19'dan sonra hijyen, temizlik, dezenfeksiyonun çok ön plana çıktığı bir ortamda sorgusuz sualsiz yeterince yetkilenmemiş insanlara tedaviye gitmek maceraya atılmaktır."