Korona virüsü vakalarında artış görülen illerden Van’da hastane kapasitelerinin doluluk oranına yaklaştığı belirtildi. Sağlık Emekçileri Sendikası Van Şubesi Eşbaşkanı Figen Çolakoğlu, 1 Haziran sonrası ‘normalleşme’ süreci ve yazın gelmesiyle virüsün tesirinin azalacağı yönündeki ifadelerin rehavete yol açtığını belirtti.
Van’da hastane kapasitelerinin doluluk oranına yaklaştığını belirten Çolakoğlu, Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne günlük yaklaşık 800 hastanın başvuru yaptığını söyledi. Hastanelerin Covid-19 alanlarına çevrilmiş birimlerinde yoğunluk, bitmeyen kuyruklar ve mevcut yoğun bakım ünitelerinin kapasitelerinde büyük ölçüde dolu olduğunu ifade eden Çolakoğlu, şöyle konuştu:
‘HER POZİTİF HASTAYI HASTANEDE TUTMA OLASILIĞI YOK’
“Hatta servislerde yoğun bakıma alınmayı bekleyen hastalar da olabiliyor. Şu durumda ‘hastanelerin kapasiteleri kaldırmaz’ diyemeyiz ama böyle hızlı şekilde devam ederse, hastaneler yakın bir zamanda konuşabileceğimiz bir soruna dönüşecektir. Vakaların bu denli tırmanışta olduğu bir süreçte, her pozitif vakayı hastanede tutabilme olasılığı yok ve kapasite bunu karşılayabilecek bir noktada değil. Şu an sadece takip ve yoğun bakım şartı gerekli olan vakalar hastanede tutuluyor. Bunların dışındaki vakalar, ‘evde izolasyon koşullarını oluşturun’ söylemiyle eve gönderiliyor.”
BULAŞ SAYISI 2 BİN
Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne günlük yaklaşık 800 hasta başvurusu olduğuna dikkat çeken Çolakoğlu, bazen hasta sayısının bu rakamı da aştığını ifade etti. Çolakoğlu, “Kentteki diğer hastaneleri de düşününce sayı ürkütücü oluyor. Tabii bu başvurulara pozitif vaka değerlendirmesi yapmak yanlış olur. Şu an Van geneli aktif bulaş sayısının 2 bini zorladığını söyleyebiliriz” dedi.
‘ORTAK MÜCADELE AĞI OLUŞTURULMALI’
Salgın ile ilgili söylenen yanlış bilgilerin insanlarda bir rehavete sebep olduğunu söyleyen Çolakoğlu, toplumda “salgın bitti” algısının oluştuğunu dikkat çekti. Çolakoğlu şöyle devam etti: “Açıkçası yazın gelmesiyle birlikte virüsün tesirinin azalacağı ifadeleri insanlarda, ‘salgın bitti, üstesinden gelindi’ algısı oluşturdu. Bu durum da çok yanıltıcı oldu. Gelinen tablo bunun hiçte böyle olmadığını gösterdi. Öncelikle şunu kabullenmemiz lazım; bu bulaş bir iki yıllık bir mevzu değil. Bu durumu kabullenip doğru yol ve yöntemi izlemek gerek. Bu durumda maske kullanmak ve fiziki mesafeye dikkat etmek çok önemli. Denetimlerde devlet kurumlarının yanı sıra sağlık alanında yer alan tüm meslek örgütlerinin yer aldığı ortak bir mücadele ağı oluşturulmalı ve çalışmalar şeffaf olmalıdır. Bu yaşanan pandemi sorunu hepimizi kapsıyor ve birlikte mücadele etmemiz gerekiyor. Birlikte mücadelenin sonuç vereceğini unutmamalıyız.” (MA)