HAKKARİ OBJEKTİF HABER
Hakkâri Belediye Başkan Vekili Cüneyt Epcim, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Ferdi Korkmaz ve İl Emniyet Müdürü Süleyman Suvat Dilberoğlu ile birlikte Durankaya Beldesine giden Vali Toprak, Durankaya Belediye Başkanı Fatih Keskin ve belde sakinleri tarafından karşılandı.
İlk olarak Durankaya Belediye Başkanı Fatih Keskin'i makamındaziyaret ederek yürütülen hizmetler hakkında bilgi alan Vali Toprak, daha sonra vatandaşlarla bir araya gelmek üzere beldedeki konuk evine geçti.
Burada uzun kuyruklar oluşturan belde sakinleri ve ellerinde Türk bayrakları bulunan öğrenciler tarafından büyük bir coşkuyla karşılanan Vali Toprak ve beraberindeki protokol üyeleri bir süre sohbet ettikleri öğrencilere çikolata dağıttılar.
Ardından belediye konuk evinde belde sakinleriyle bir araya gelen Vali Cüneyit Odhan Toprak, Durankaya beldesini üçünü kez ziyaret ettiğini ifade ederek, kendilerine gösterilen misafirperverlikten dolayı Belediye Başkanı Fatih Keskin ve belde halkına teşekkür etti.
Vali Toprak: Hakkârililer bizi sevdi ve bağırlarına bastılar
Burada konuşan Vali Toprak, gözlerinizdeki devletimize bağlılığınız, âmirlerinize karşı duymuş olduğunuz sevgi, saygı ziyâdesiyle hissediliyor.
Bunun için hepinize teşekkür ediyorum. İnsan sevildiği yere isteyerek ve büyük bir heyecanla gelir. Biz gerçekten Durankaya’ya her gelişimizde büyük bir zevkle geliyoruz.
Hakkârililer bizi sevdiler, bağırlarına bastılar. Biz de onları aynı duygularla, aynı samimiyetle seviyoruz. Bizi mutlu eden de bu sevgimizin karşılık bulmasıdır.
Vatandaşımız ile devletimizin, devlet kademelerinin, yöneticilerin kaynaşması, birbirine sevgiyle kenetlenmesi kadar önemli bir şey yok. Her şey yerine konur fakat bu birlik, beraberlik, uyum, karşılıklı sevgi, saygının telâfisi yoktur. Burada karşılaştığımız ortam bizleri çok mutlu etti dedi.
15 Temmuz'da hain saldırı oldu
Vali Toprak,"İnşallah bu uyum, birlik, beraberlik olduktan sonra sorunlar da hallolur. Başta belediye başkanımız olmak üzere Durankaya’lıları 15 Temmuz’daki o hain kalkışmadan sonra bir aydan fazla süren demokrasi nöbetlerinde de her zaman yanımızda gördük.
Bu nedenle ben hepinize teşekkür ediyorum. Geldiğim günden beri ben başkanımızın vatanı, milleti ve bayrağı için hain odaklara ve örgütlere karşı net duruşuyla, mesajlarıyla devletine, milletine, bayrağına bağlılığına şahit oldum. Onun için de ben huzurunuzda Başkan Bey’e teşekkür ediyorum. Bu şekilde net duruşumuzu sergilememiz gerekiyor.
Bundan sonra da sadece Durankaya’da değil, ilimizin diğer ilçelerinde, beldelerinde, köylerinde de bu dik duruşun, birlik ve beraberliğin olacağına inanıyorum. Geçmişte bazı zorlayıcı sebeplerle de olsa yanlış tutum sergilemiş olan vatandaşlarımız olabilir.
Herkes hata yapabilir. Onların da aklıselim düşünerek doğruyu, yanlışı değerlendirerek Durankaya’nın şu anda olduğu vaziyete geleceklerine inanıyorum.
Ben bu işin sadece Durankaya, Bağışlı veya Derecik ile sınırlı kalmayacağına da inanıyorum. O elektriği de ben açıkçası alıyorum.
Hakkâri merkezde de, Çukurca’da da, Şemdinli’de de çıktığımızda hepsinden Allah razı olsun bizim nezdimizde de devletlerine karşı büyük bir teveccüh görüyoruz.
İnşallah herkes olması gereken yerde, bu çok büyük bir lütuf değil, devletimizin yanında, bayrağımızın altında olur. Bu hepimizin bayrağıdır. Hepimizin ortak değeridir. Hepimizin altında olmaktan gurur duyduğumuz bizim temsilimiz bayrağımız. Uğrunda can verdiğimiz bayrağımız.
O olmadığı zaman biz nefes de alamayız, adım da atamayız, hizmet de edemeyiz, hiç bir şey yapamayız. Birlik beraberlik olduktan sonra eksikliklerimizi, sorunlarımızı, sıkıntılarımızı, problemlerimizi çözmemiz çok kolay olur. İşin zor olan kısmı uyumu, birliği ve beraberliği temin etmemiz.
Onu temin ettikten sonra, o temeli sağlamca koyduktan sonra onun üzerine istersek 200 katlı bina yaparız. Onun için burada ben bu temeli zaten sağlam görüyorum. İnşallah ilimizin en ücra köşesinde de bu duyguların daha da kuvvetleneceğine inanıyorum.
Ben bunu bütün konuşmalarımda da söylüyorum. Biz dağdaki adamları öldürmekten zevk almıyoruz. Devlet kendi vatandaşı olan ve bir sebepten dağa çıkmış olan adamı öldürmekten zevk almaz, bu çok net. Bir çocukla basket oynadığım zaman veya tenis oynadığım zaman, kayakta yanıma geldiklerinde veya bir tiyatro oyunu sergilediklerinde, müzik yaptıklarında, folklor oynadıklarında size samimi söylüyorum ben o çocukların içerisinde dağdakilerin de olmasını istiyorum.
Onlar da keşke hiç gitmeseler veya gelip güvenlik güçlerimize, Türk Devleti’nin adaletine sığınıp o yoldan dönüp de bizim yanımızda olsalar, önlerini açsak. Okuma olabilir, iş hayatı olabilir. Biz hala devlet olarak devletin şefkati olarak o duyguları taşıyoruz.
Fakat ondan daha iyisi de gençlerimizin hiç bu yola gitmemeleridir. Biz devlet olarak görevimizi layıkıyla yapmak için çırpınıyoruz. Vatandaşlarımız da evlatlarına, kardeşlerine sahip çıkarak, anlatarak, izah ederek, kıyaslama imkânı vererek bu yolun yanlış olduğunu anlatsınlar.
Hakkâri’deki devlet erkânının en üst düzeyi olarak buradayız. Bizim işimiz, gücümüz Hakkâri’de taş üstüne taş ne koyabilmek, vatandaşımızı biraz daha rahat ettirebilmek. Başka bir derdimiz yok.
Benim sizden ricam sadece Durankaya’da değil, ulaşabildiğimiz, konuşabildiğimiz ortamlarda, sohbetlerde, değerlendirmelerde bunları halkımıza siz de bizim gibi anlatarak aklıselime, vicdana, vatan sevgisine, bayrak sevgisine getirmektir" şeklinde konuştu.
Başkan Keskin bu belde devletine sadık bir beldedir
Durankaya Belediye Başkanı Fatih Keskin ise, beldelerinin 26 yerleşim birimden oluştuğunu ve 7 muhtarlığının bulunduğunu söyledi.
Durankaya halkının değişmeyen bir özelliği olduğunu ifade eden Keskin, "İnsan nasıl annesine küsemiyorsa bunlar da devletine küsmezler. Bu halk devletine sadâkat ile bağlıdır.
Özellikle devletine, bayrağına sâdık olan insanların yetişmiş olduğu bir beldedir. Bu da benim için büyük bir onurdur. Siz, Hakkâri’ye Valiliğin, yöneticiliğin, insanlığın, dostluğun, kardeşliğin, barış ve huzurun nasıl yapılacağını gerçekten bu halka ezberlettirdiniz.
Bu bizim için büyük bir onurdur. Bizler Durankaya belde halkı belki bazen bazı yöneticilerimize biraz darılıyoruz. Ama kesinlikle devletimizden, hükümetimizden ve Cumhurbaşkanımızdan sapmamışız, sapmayacağız da.
Biz Türkiye’nin geleceğinin, Ortadoğu’nun geleceğinin ve Haçlı seferi ile şu anda İslam âlemine karşı Avrupa ülkelerinde başlatılan bu savaşa karşı bizi ayakta tutacak birisi varsa o da Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'’dır. Önceleri Cumhurbaşkanımız yokken biz dünyaya bakıyorduk, şimdi bizim Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan var ve dünya bize bakıyor" dedi.