Meclis Genel Kurulu'nda, 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi'nin maddeleri üzerindeki görüşmeler sürüyor.

Teklifin 11. maddesi üzerine söz alan DEM Parti Ağrı Milletvekili Sırrı Sakık, 1993’te Cumhuraşkanı Turgut Özal’ın isteği üzerine Şam’a Abdullah Öcalan’la görüşmeye gittiğini ve Öcalan’ın Kürt sorununun çözümü için istekli olduğunu belirtti. Sakık, Özal’ın ölümünün ardından sürecin sekteye uğradığını söyledi.

"Barış size çok yakın, bir adım atsanız barış burada"

Kürt siyasetçilerin bedel ödeyerek süreci şekillendirmeye çalıştığını belirten Sakık; Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Selahattin Demirtaş ve sürece katkı sağlamak isteyen bütün siyasi aktörlere çağrı yaptı.

DEM Parti grubunda azınlık temsilcisi milletvekillerinin de yer aldığını söyleyen Sakık, MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay ve AK Parti Grup Başkanvekili Leyla Şahin Usta’ya, “Barış size çok yakın, bir adım atsanız barış burada. Size de görev düşüyor. Kalkıp bir el tutsanız barış gelecek. Bu iklimi burada hayata geçirin, yarın Türkiye’nin şekli değişir” dedi.

"Bu çağrıya bir cevap verilmesi gerekir"

MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay da Sakık'ın açıklamalarıyla ilgili “Bir özdeyiş var, ‘Küçük iyi bir hareket, büyük bir iyi niyetten iyidir’ diye. Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli, bu iyi niyetimizi küçük bir iyi hareketle değil, büyük bir adımla gerçekleştirdi. Çağrılar güzeldir ama önemli olan çağrıların bir sağırlar diyaloğuna dönüşmemesidir ve bu çağrıya da bir cevap verilmesi gerekir. Liderimizin eli bizim elimiz, çağrısı bizim çağrımızdır" dedi.

“Bekleme odasında tutanlar bugünkü krizi besleyenlerdir"

DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli ise yeni çözüm sürecinin ilerlemesinin önündeki engellere ilişkin; "Özellikle 1 Ekim’den bugüne gelen süreçte çok büyük tartışmalar oldu. Çağrının, uzatılan elin ne kadar kıymetli olduğunu biz defalarca dile getirdik. Herkesin atladığı bir sorun var. Gerçekten bir şey yapalım da iktidarın bir şey yapması lazım. Biz hala İmralı’nın kapılarının açılmasını bekliyoruz, verdiğimiz dilekçeye hala cevap bekliyoruz. Bizi bekleme odasına alan iktidar. Bir şey yapılacaksa oraya doğru konuşmamız gerekiyor. Bekleme odası aslında hepimiz açısından ıstıraplı bir hal alıyor. Türkiye siyasetini bekleme odasında tutanlar aslında bugünkü krizi besleyenlerdir" diye konuştu.