Kılıçdaroğlu, dekontları gösterdi: İspat ettim
CHP lideri Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Elinde belge var mı?" diyerek yaptığı istifa restine cevap verdi.
CHP lideri Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Elinde belge var mı?" diyerek yaptığı istifa restine cevap verdi. Sözlerine "Bu Ankara'daki beylerin çocuklarını bütün Türkiye'ye tanıtacağım. Beyefendi beni dinliyordur. Yanına bir doktor al Erdoğan, doktor yanında olsun" diye başlayan Kılıçdaroğlu, daha sonra Erdoğan'ın dünürü, kardeşi, özel kalem müdürü ve oğlunun Man Adası'nda bir şirkete yaptığı para transferlerine ilişkin olduğunu öne sürdüğü bilgiler açıkladı. Para transferlerine ait dekontları da gösteren Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle bitirdi: "Erdoğan'a ikinci bir sorum var. Suriyelilere 30 milyar dolar harcadık dedin. Bu para nereye harcandı?"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu. Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi'nin Diyarbakır'da öldürülmesine ilişkin Kılıçdaroğlu, "Yakın tarihimizde faili meçhul cinayetler yakın tarihimizin kara sayfalarıdır. Umuyoruz bu da kara bir sayfa olmaz Tahir Elçi'nin katilleri bir an önce bulunur ve yargının önüne çıkar" diye konuştu.
"ADIYAMAN'DA TÜTÜN ÜRETİCİLERİNE ORANTISIZ BİR MÜDAHALE OLDU"
CHP lideri, Adıyaman'daki tütün üreticileriin yasayı protesto etmek istediklerini buna 'Provokasyon' olduğu öne sürülerek müdahale edildiğini anlatırken "Kabahat müdahale edenler de değil bu talimatı verenlerde. Kimsenin camı çerçevesi inmedi, sataşma olmadı. Ellerinde sadece Türk Bayrağı ve tütün vardı. Orantısız bir müdahale oldu. Bütün tütün üreticilerine sesleniyorum senin hakkını koruyacak olan CHP'dir bunu unutma. Emeğin alın terinin değerini veren CHP'dir bunu unutma" diye konuştu.
"EĞİTİM SİTEMİNE BEN DE SİZ DE İSYAN EDECEKSİNİZ SANDIĞA GİTTİĞİNİZDE"
Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Eğitim sistemi sürekli değişiyor. Neredeyse her saat değişen eğitim sitemine ben de siz de isyan edeceksiniz sandığa gittiğiniz zaman. Bunlara unutamayacakları bir dersi çocuklarımız, Türkiye adına vermeliyiz. Ankara'daki beylerin çocukları ayrı okullara gidiyor. Ayrı yerlerde şirket kuruyorlar devlete vergi ödememek için her türlü dümeni çeviriyorlar. Bu Ankara'daki beylerin çocuklarını bütün Türkiye'ye tanıtacağım bütün Türkiye'ye Öğretmenlik meslek kanunu çıkaracağız. Bağımsız bir kanun olacak. Ay başını nasıl getireceğim diye düşünmeyecek. Her 24 Kasım'da bir maaş ikramiye vereceğiz. Çocuğumu eğitiyorsa başımın üstünde yeri var. Benim için en saygın meslek öğretmenlik. 'Para yok' diyecekler. Sevgili Erdoğan, Binali Yıldırım, para pul var. Yurt dışındaki faiz lobisine 15 yılda 145 milyar dolar para ödediler. Öğretmene gelince yok dersiniz ben bu parayı öğretmene vereceğim."
"OFF-SHORE 'CENNET BAHÇELERİ'NDE ŞİRKET KURUYORLAR"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında Man Adası'ndaki şirketin hesabına Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın oğlu Ahmet Burak Erdoğan'ın 1 milyon 450 bin dolar gönderdiğini öne sürdükten sonra şöyle devam etti:
"4 Ocak 2012; Ahmet Burak Erdoğan 2 milyon 300 bin dolar gönderiyor. Bütün bu paraların swift mesajları elimizde. 'Bu beni tatmin etmez', 'Bankaların dekontu lazım' dedim. Bunlar dekontlar. 'Bu belgeler sahte' diyecekler. Bunların tamamı bankaların resmi kayıtlarıdır. Yurt dışı şirketin de kayıtlarında da var. Sağa sola kaçmaya gerek yok. Haysiyetli bir adamsan gereğini yapacaksın. Benim bir kusurum hatam varsa söyleyin, alınmam. Ama size ahkam kesen din iman edebiyatı yapar sonra kendisi alır çocuklarıyla beraber yurtdışına giderler. Ben ispat ettim, şimdi söyle bakayım alçak kim? Mazottan alınan vergiyi biliyor musun sen? Ona gelince parayı alıyorsun, senin çocukların, enişten, dünürün parayı dışarı götürecek Kılıçdaroğlu konuşmayacak ağzına bant çekecek. Ben bunu yapar mıyım? Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır. Bunun için yapmam. Umarım Sayın Erdoğan'ın yanında doktoru vardır. Doktoru eşliğinde beni dinliyordur."
Kılıçdaroğlu, "Off-shore 'cennet bahçeleri' onlar öyle diyor. Türkiye'de vergi vermemek için Ankara'daki beylerin çocukları şirket kuruyor oralarda. Araştırılsın diye önerge verdik reddettiler" dedi.
"KADINA YÖNELİK ŞİDDETİ SAVUNMADIM"
Kılıçdaroğlu, kendisinin kadına yönelik şiddeti savunmadığını, bundan sonra da savunmayacağını anlatıren, "Kadına kalkan her el insanlığa kalkmıştır. Bu iktidar döneminde, Boşanmalar yüzde 37 artı, fuhuş yüzde 790, adam öldürme yüzde 261, çocuk cinsel istismarı yüzde 434, uyuşturucu bağımlılığı yüzde 678, kadına şiddet yüzde bin 400 arttı. Kadına şiddeti önleyeceğine benimle uğraşıyorsun. Kılıçdaroğlu'nu nasıl yıpratırım diye düşünüyor. Beni yıpratamazsın benim verilemeyecek hesabım yok" dedi.
"1.5 MİLYONLUK DAVA AÇTIK' VAH VAH NE KADAR KORKTUM"
Kılıçdaroğlu konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Çorum'da 17 Kasım 2017'de konuşma yaptım Erdoğan'a bazı sorular sordum. Soruyu okuyorum; 'Çocuklarının, dünürünün, eniştenin, kardeşinin, eski özel kalem müdürünün vergi cennetlerinde kurulan bir şirkete milyonlarca dolar para gönderdiklerini biliyor musun? Yerli ve mili isen bunu cevabımı vereceksin aradan süre geçti tık yok. Haberim var veya yok diyeceksin sonra bir gün Kılıçdaroğlu'na '1.5 milyonluk dava açtık' vah vah ne kadar korktum hiç bilemezsiniz dava açsan ne olur açmasan ne olur sen benim soruma otur adam gibi cevap ver. Beyefendi herhalde dinliyordur beni. Yanında doktor olsun. Sevgili Erdoğan gözlerinden öperek bir soru daha soruyorum; 30 milyar doları ne zaman, nerede, kimin için harcadın? Kısaca hikaye anlatayım, 1 Ağustos 2011 Man Adası devletinde bir şirket kurulur. Bizim vilayetlerden daha küçük. Belbey LTD şirketi. O şirketin kuruluş senedi de bizde Noter tasdikli onlar yapmış. Bu şirket bir yönetim kurulu toplantısı yapar. Sıdkı Ayan bir kişiden oluşur yönetim kurulu. Adresini de vereyim size Sarıyer'de. Tutanakları bizde. Şirketin sermayesi 1 sterlin. Man Adası devletinin resmi kayıtları var. Sıdkı Ayan bir süre sonra bu şirketi Kasım Öztaş'a devrettiler.
Erdoğan soruyorum; Sıdkı Ayan kimdir, tanıyor musun? Emin olun çok iyi tanıyordur. Bu şirketin bütün kayıtları elimizde. Enişten bu şirkete 2.5 milyon dolar para gönderiyor Belbey şirketine. Kardeşi 2.5 milyon dolar para gönderiyor. 1 sterlinlik şirkete bu parayı neden gönderiyor? Mustafa Erdoğan 1 milyon 250 bin dolar para gönderiyor. Mustafa Gündoğan 1 milyon 250 bin, dünür Osman Ketenci 1 milyon 250 bin dolar gönderiyor."
"BUNLARIN TAMAMI BANKALARIN RESMİ KAYITLARIDIR"
Kılıçdaroğlu, Ahmet Burak Erdoğan'ın bu şirkete 1 milyon 450 bin dolar ardından 4 Ocak 2012'de 2 milyon 300 bin dolar gönderdiklerini kaydederek şöyle devam etti:
"Bütün bu paraların swift mesajları elimizde. Bu swift mesajı ne demek diyeceksiniz? Ben de bilmiyordum tabii sordum, Yurtdışına dolar gönderirken bu mesajla gönderiyorsunuz. Bu beni tatmin etmez dedim. Bankaların dekontu lazım dedim. Bunlar dekontlar. Bu belgeler sahte diyecekler. Bunların tamamı bankaların resmi kayıtlarıdır. Yurtdışı şirketin de kayıtlarında da var. Sağa sola kaçmaya gerek yok. Haysiyetli bir adamsan gereğini yapacaksın. Bana soruyorlar neden Erdoğan'a bunu söylüyorsun, neden kızıyorsun? Bu ülkenin bir vatandaşı olarak Konya'da 40 günlük bebek zatürreden öldü. O bebeğin hakkını savunmak için ben bunları soruyorum. "
"AKRABALARINA BAŞKA ÜLKELERDE ŞİRKET KURDURACAKSIN"
Samsun'da 2.5 aylık Kübra bebeğin açlıktan öldüğünü ifade eden Kılıçdaroğlu, onun hakkını savunmak için bunları sorduğunu ifade ederken şöyle dedi:
"Devleti yönetenler vatandaşa örnek olmalı. Vatandaşa ceza keseceksin, kendi akrabalarına başka ülkelerde şirket kurduracaksın. Dolarları bozdurun diyeceksin, sen milli değil, gayri millisin. Gayri milli bir hükümet tarafından yönetiliyoruz. Benim bir kusurum hatam varsa söyleyin, alınmam. Ama size ahkam kesen din iman edebiyatı yapar sonra kendisi alır çocuklarıyla beraber yurtdışına giderler. Ben ispat ettim, şimdi söyle bakayım alçak kim? Mazottan alınan vergiyi biliyor musun sen? Ona gelince parayı alıyorsun, senin çocukların, enişten, dünürün parayı dışarı götürecek Kılıçdaroğlu konuşmayacak ağzına bant çekecek. Ben bunu yapar mıyım? Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır. Bunun için yapmam. Umarım Sayın Erdoğan'ın yanında doktoru vardır. Doktoru eşliğinde beni dinliyordur. Sevgili Erdoğan, sen Türkiye'yi felakete sürüklüyorsun. Haksızlık karşısında susan adam değilim ben. Havuz medyası en büyük kötülüğü Erdoğan'a yapıyorsunuz belgeleri görmeden sahte dediler."