HDP’nin “Durmayalım, Dur Diyelim” şiarıyla Diyarbakır, İstanbul, Van ve İzmir’de gerçekleştirdiği Vicdan ve Adalet Nöbetleri  “birleşerek mücadeleyi büyütme” çağrısıyla sona erdi. HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş partisinin bundan sonraki yol haritasına ilişkin sorularımızı yanıtladı. Danış Beştaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın genel başkanlığa dönüşüyle sıkça dile getirdiği ve AK Parti teşkilatlarında seçim öncesi istifaları da getiren “metal yorgunluğu” açıklamasını hatırlatarak, “İktidarın iddia ettiğinin aksine HDP olarak düne göre daha güçlüyüz. Biz de metal yorgunluğu yok, olmaz da” dedi.

‘HDP EYLEMLERE, HALKLA BULUŞMAYA DEVAM EDECEK’

“Vicdan ve Adalet Nöbetleri”nin amacına ulaştığını belirten Danış Beştaş, “Eylemlerimiz, halkla buluşmalarımız ve açıklamalarımız devam edecek. Her yerde halkla buluşuyoruz. Temel amaç, vicdan  ve adalet talebimizi toplumsallaştırarak yükseltmek. Bu talep toplumsal bir talep ama ne yazık ki görünür değil. Herkes ciddi bir baskı altında. Bunu görünür kılmak açısından Vicdan ve Adalet Nöbetleri çok etkili oldu. Ben bir hafta Van’daki nöbetteydim ve halkın ilgisi, desteği muazzamdı. Tüm engellemelere rağmen çevre illerden de olmak üzere yüz binlerce insan geldi ” diye konuştu.

HDP Eş Genel Başkanları’nın da aralarında bulunduğu çok sayıda parti yöneticisinin tutuklandığı 4 Kasım 2016’nın yıl dönümü için özel bir etkinlik planlayan, o tarihe kadar grup toplantılarını farklı kentlerde mitinglere dönüştürecek olan HDP’nin Vicdan ve Adalet Nöbetleri’nin ardından  izleyeceği yol, bu hafta Parti Meclisi, MYK ve Kadın Meclisi’nin toplantılarında da tartışılacak. HDP’nin çok dinamik bir parti olduğunu söyleyen Danış Beştaş, “Biz gençliğin, kadınların çok etkin olduğu bir partiyiz. Her konuda tartışan, eleştiri mekanizmalarını işleten bir parti HDP” dedi.

‘KADIN MECLİSİ’NDEN ‘KADIN KONFERANSI’NA’

Meral Danış Beştaş, kadınları hedef alan şiddet olaylarının artışı karşısında HDP Kadın Meclisi’nin de bir kadın konferansını örgütlemek üzere çalıştığını belirtti. Danış Beştaş, her alanda zorbalığa tanık olunduğunu şu sözlerle anlattı, “Bıçak kemiğe dayanmış vaziyette. Kadına, doğaya, tüm canlılara yönelik katliamlarda, Dersim’deki orman yangınlarında, Hasankeyf’teki tarihi alanın dinamitlenmesinde, partimize yönelik saldırı ve baskılarda, her alanda ciddi bir zorbalığa tanık oluyoruz. Çıplak bir zor var. Hukuk, adalet yok. Asgari etik kurallar da dikkate alınmıyor. Bütün bunlar ciddi bir toplumsal tepkiye neden olmuş durumda ve bize nöbetlerimizde bütün bunlar tek tek anlatıldı.”

‘YANDAŞ MEDYA DOĞA, KÜLTÜR, TARİH KIYIMINA KARŞI EYLEMİ BİLE GÖSTERMİYOR’

HDP Milletvekili, Vicdan ve Adalet Nöbetleri’ne yönelik baskıyı ise şu sözlerle değerlendirdi,“ Vicdan ve Adalet Nöbetleri’ne dair abluka, engelleme, yasaklama tutumu, vicdan ve adalet talebinden ne kadar korktuklarını ortaya koydu; vicdansızlık ve adaletsizliğin sınırlarının ne kadar büyüdüğünü ortaya koydu. Yapılanlar tam tersine halkta çok büyük bir tepkiye, öfkeye neden oluyor ve dayanışmayı büyütmeye katkı sunuyor. İnsanlar bu haksızlığın farkındalar. İnsanlar bu ablukayı, korkuyu kırdı ve bize ulaştı. Üstelik bunu yandaş medyanın uyguladığı sansüre rağmen yaptı. Düşünün bir doğa kıyımına karşı milletvekilimiz Mehmet Ali Aslan Hasankeyf’te kendisini kayalara zincirledi günlerce ve yandaş medya bu doğa, tarih, kültürel miras kıyımına karşı yapılan eylemi bile görmedi, göstermedi.”