İçim temizdir, bana böyle bakma, sen asıl içimi gör dışıma bakma, nakaratlarını dizenler.  Peygamber Efendimizin “Temizlik imandandır”  Hadis-i Şerifi bizlere sadece evde, sokakta, caddede, banyoda değil, imanın ve imanlının olduğu her yerde geçerli olduğunu haykırmaktadır.

            Bugün üzerimizde ki ütülü giyime, cilalı ayakkabıya verdiğimiz önemin aynı hassasiyetini iç âlemimize veriyor muyuz? Duvarlarını süslediğimiz, yerlerini desen desen halılarla, kilimlerle, parkelerle döşediğimiz evlerimizin hassasiyetini; evimizin önüne, caddemize, sokağımıza da veriyor muyuz? Ve en önemlisi barındığımız yerlerin özenini dinlenmek, dünya monotonundan kısa süreliğine kurtulmak, bir sonraki iş tempomuza, daha dinç dönmek için hava değişikliğine ihtiyaç duyduğumuz piknik alanlarımıza ne kadar vurdumduymaz olduğumuzu bir idrak edebilsek…  

            Bizler ki temizliği temiz ve kusursuz olan dinimiz İslam’ın Peygamberi Hz. Muhammed (sav)’in bilinçli takipçilerinden alanlarız.       

            Bizler ki temizliğin önem ve ehemmiyetini zamanında dünya toplumlarına tanıtan ama bugün sahiplenmeyen bir ümmetin fertleriyiz.

            Haydi, hep beraber bizlere dünya nimetlerinin her türünü dünya gibi bir kazanda pişirip önümüze seren Allah’ımıza hamdu senalar ederek, verdiği nimetlerine şükrederek, biz insanlara dünya da bir lütfu olan renga renk taamlarla donatan çevremize sahip çıkalım. Dinlenme ve piknik alanlarımızı koruyalım. İlkbaharın temizliğiyle temiz ve pak gördüğümüz paklığı koruyalım. Bizden sonra ki gelen gelecek kardeşlerimize, ailelerimize, toplumumuza, yeni neslimize çöpsüz bir hayat sunalım, ter temiz bir dünya bırakalım.

            Eğlenceden,  kafa dinlendirmeden, rahat bir nefes almadan, yoğun bir stresten, yorgun bir tempodan sonra rahat edineceğimiz piknik alanlarımız da ne yapmalıyız?

1. Kışın bizlere temizlik yapıp önümüze temiz bir dünya mutfağını sunan yaratanımızın ilkbahar temizliğini düşleyerek, nasıl bulduysak öyle bırakalım.
2. Atıklarımızı yerine ve konumuna göre toplayarak ayıralım.
3. Karpuz, kavun, salatalık, kiraz, elma vs. yanmayan kabukları ve çekirdekleri piknik alanlarından uzak bir yere temizce dökelim ki yaylalara yakın olan alanlarsa yerli halkın koyunları, atları veya gece dolaşan yaban hayvanları istifade etsin.
4. Doğada uzun yıllar bozulmayan(topraklaşmayan) plastik, cam, porselen kabak, kaşık vb. gibi atıkları yine alandan uzak bir mekânda taşlar arasında veya yangına sebebiyet vermeyecek biçimde kuru bir noktada toplu halde yakalım.
5. Yada ve en güzeli istifade ettiğimiz, faydalandığımız atıklarımızdan arta kalan çöplerimizi araçlarımızla getirip merkezi çöp noktalarına bırakalım…
6. Perşembeyi Cumaya bağlayan gecelerde ve mübarek kandillerde, bayramlarda mezarlık yolu üzerinde dağıttığımız hayırlarımızın atıklarını en yakın çöp noktalarına bırakalım, mezarlıkları çöp merkezi olmaktan kurtaralım…

NOT: Yetkili kurumun farkındalık yaratmak amacıyla piknik alanlarını araçlarıyla devriye gezmeleri, özel çöp poşetlerini piknikçilere dağıtmaları hoş ve zihinlerde kalıcı bir davranış olacağı Kanaat’ındayız…

Bize yakışmayan piknik alanlarında ki görselliğin fotosunu çekmekten hayâ ettiğim dünyamıza lütfen sahiplenelim…

Selam ve dua ile…