Darya Kızılboğa
2019'da yaklaşık 450 kadın öldürüldü
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk ve Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, Kadına Yönelik Şiddet İzleme Komitesi toplantısında kadına yönelik şiddetle ilgili rakamlar ve atılması planlanan adımlarla ilgili bilgi verdi.
İçişleri Bakanı Soylu, Türkiye'de 2016'da 304, 2017'de 353, 2018'de 280 kadının cinayete kurban gittiğini belirterek "Bu yıl ise maalesef geçen yılın biraz üzerindeyiz. En son güncel veriye göre 2019 yılı kadın cinayeti sayısı 299" dedi.
Veriyi güncellemek isteriz,
2019 Ocak ayında 43 Kadın öldürüldü.
2019 Şubat Ayında 31 Kadın öldürüldü.
2019 Mart Ayında 27 Kadın öldürüldü.
2019 Nisan Ayında 36 Kadın öldürüldü.
2019 Mayıs Ayında 37 Kadın öldürüldü.
2019 Haziran Ayında 40 Kadın öldürüldü.
2019 Temmuz Ayında 31 kadın öldürüldü.
2019 Ağustos Ayında 49 kadın öldürüldü.
2019 Eylül Ayında 53 kadın öldürüldü.
2019 Ekim Ayında 36 Kadın öldürüldü.
2019 Kasım Ayında 39 Kadın öldürüldü.
2019 Aralık ayında …. Korkuyoruz !
Kadınların %95 i eş – partner veya yakın akraba tarafından öldürülmüş.
Son 5 yıl içinde 1 milyon 15 bin 307 kadın farklı biçimde şiddete maruz kaldı. Resmi rakamlara göre olduğunu belirtmekte fayda var elbette.
Bu vahim durum sadece Türkiye’de değil elbet tüm dünyada korkunç bir şekilde büyüyor. Peki devletler kadınları koruyamazken mücadele veren kadınlar ne yaptı.
Şili feminist örgütün bir araya gelerek ‘Las Tesis’ adını verdiği oldukça ilgi çekici ve sözleriyle tüm gerçekliği ortaya çıkaran bir dans gösterisi ile tüm dünyaya yayılan protesto ile kadın cinayetlerine karşı çıkması 2019 un en büyük olaylarından oldu. Las Tesis in sözleri şu şekildedir;
Patriklik bir yargıçtır
Kim doğmamızı yargılıyor
Ve cezamız
Görmediğin şiddet bu
Patriklik bir yargıçtır
Kim doğmamızı yargılıyor
Ve cezamız
Gördüğün şiddet bu
Bu kadın cinayeti
Katilimin cezasız kalması
Bu ortadan kaybolma
Tecavüz.
Ve benim suçum değildi, nerede olduğum ya da nasıl giyindiğim.
Tecavüzcü sendin, tecavüzcü sensin.
Polis
Hakimler
Devlet
Başkan
Baskıcı devlet bir erkek tecavüzcüdür.
Kadınlar bu sözlerle tüm dünyaya haykırmaya devam ediyor. Türkiye’de ki feminist kadınlar da sessiz kalmadı ve seslerini yükseltmek için sokaklara çıktı. İstanbul Kadıköy’de başlayan protestolar polisin müdahalesi ile dağıtılmaya çalışıldı. Ardından diğer şehirlerde yapılan protestolara da polis tarafından müdahale edildi. Şili’de ki protestoyu izlediğimde oldukça heyecanlanmıştım. Türkiye’de olabilir mi acaba dedim, elbette sesini yükseltecek binlerce kadın var ancak müdahale olacaktır diye düşünmüştüm. Ve İç İşleri Bakanımız Süleyman Soylu’nun da büyük rahatsızlık duyduğu protestolara müdahale edildi. İlginç olan kısım şudur ki bu müdahale sadece Türkiye’de gerçekleşti. Diğer ülkelerde bu tarz bir durum gerçekleşmedi. Protesto sözlerinde yer alan, Polis, hakim, devlet, başkan kısmı bir tek Türkiye’de ‘ duyarlılık ’ sebebi oldu. Sanki diğer ülkeler bu konularda hassas değilmiş gibi.
Protestolar Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde de devam etti. Önce Hdp İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm tarafından kürsü’de las tesis sözleri söylendi, ertesi gün Chp Milletvekili Sera Kadıgil tarafından başlatılan protesto meclisin gündemine oturdu.
Kadınların isyanına kulak tıkamak bu cinayetlerin devam etmesine, taciz ve tecavüzlerin, şiddetin her türlüsünün devam etmesine sebep olacaktır. Devletimiz şiddeti durdurmak istiyorsa isyan eden bu yürekli kadınlarla bitlikte yürümek zorundadır.
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü kapsamında yürüyüş yapan ve engellenen, darp edilen, gözaltına alınan kadınlarımızı unutmadık. Sanırım bununla da dünya listelerine girmişizdir. Serra Kadıgil’in de dediği gibi, bu eylemi yapmak için dokunulmaz olmamız gereken tek ülke olduk.
Ayrıca resmi bir bilgi daha verelim, Türkiye cinsiyet eşitsizliği endeksi’nde 153 ülke arasından 130. Sırada.