Değerlerimiz ve Örnek Bir Kişi…

Değerlerimiz ve Örnek Bir Kişi…

Aileleri, şehirleri, hatta etki alanı ülke sınırlarını aşan bazı değerler vardır. Ancak maalesef bunların anlam ve öneminin idrakinden uzağız. Oysa uzakta değiller, şehrimizdeler, mahallemizdeler, hatta yanı başımızdadırlar… Burada, şehri ve kültürü için, bizler için, gelecek nesiller için bütün maddi varlığını, hatta sağlığını feda eden, yakın zamanda kaybettiğimiz  bir değerimizden, insanımızdan, memleket sevgisiyle kavrulan bir dostumdan bahsetmek istiyorum:  Halil İbrahimoğlu

Onu ilk ziyaretim, keşfedişim 2017’deydi. “Hakkâri Yöresi Etnografik Eserler” üzerine yaptığım saha çalışmasıyla ilgili bilgi toplarken Halil İbrahimoğlu’nun isminden de bahsedilmişti. Yakın arkadaşım, kardeşim, hemşehrim Prof. Dr. A.Mecit Canatak ve proje ekibinden Dr. Öğr. Üyesi Güler Yılmaz ile birlikte onu ziyaret ederken eşiyle birlikte bizi çok sıcak karşılamıştı. Kısa bir tanışmadan sonra ziyaret sebebimizi kendisine açıkladık. Kendisine ve yaptığı işe yeterince ilgi gösterilmemesinden olsa gerek başlangıçta ziyaretimizi garipsedi, anlamaya çalıştı. “Bu eski şeyler sizi neden ilgilendiriyor? Bunlar araştırılmaya değer mi?  Araştırılacak çok daha farklı şeyler varken, neden bunları merak ediyorsunuz?” şeklinde sorular yöneltmişti bizlere. Açıkçası bu sorular önce bizde bir şaşkınlık meydana getirdi ancak çabuk toparlandık ve bu soruların bize yöneltmesinin arkasındaki gerçeği yakalamaya çalıştık. Yaptığı işin ne kadar önemli olduğunu kendisine izah ettikten sonra samimiyetimizi anladı ve aramızda çok yakın bir dostluk oluştu.

Hakkâri yöresi geleneksel el sanatları koleksiyonunu oluşturma ve sonrasında bir müzeye sahip olmak için harcadığı paralar ve altına girdiği borç yükü başta sağlığını olmak üzere onu her şekilde olumsuz yönde etkilemişti. Maddi olanakları yetersizdi. Sıradan bir Anadolu insanının mütevazi yaşam koşulları…Mütevazi bahçesi içerisindeki kargir iki evinden birini topladığı yöresel malzemeye ayırmıştı. Gittiğimiz her platformda, yol göstermeye, onu şehrin eşrafına anlatmaya çalıştık. Meğerse onun daha fazla beklemeye takati kalmamıştı ve ömrü de yetmedi. Nihayetinde sevdiği şeyler uğruna, hepimizin sahip olması gereken değerler uğruna önce mal varlığını ve sonrasında da hayatını kaybederek aramızdan ayrıldı.

Halil İbrahimoğlu hepimiz adına bir sorumluluk yüklendi. Belki de feryadına, yardım çığlıklarına yeterince kulak vermedik ve hayalini gerçekleştiremeden aramızdan ayrıldı. Ya da yeterince tanınmadı. Belki bu satırlar, aramızda olmasa da kendisinin ne büyük bir hizmet yaptığını ya da yapmak istediğini daha geniş çevrelere anlatma imkanı sağlayacaktır. Ve bütün hemşerilerime, memleket sevdalılarına, Hakkâri geleneksek el sanatları kültürünü sonraki nesillere aktarmayı sorumluluk addeden herkese sesleniyorum. Değerlerimiz adına, bütün mal varlığını harcayan ve sonrasında sağlığını kaybederek aramızda ayrılan Halil İbrahimoğlu’nun hayalini gerçekleştirme noktasında gelin hep birlikte hareket edelim. Topladığı birbirinden kıymetli 2000’nin üzerindeki etnografik eser kaybolmadan, yok olmadan onlar için bir müze oluşturalım. Memleket adına yapabileceğimiz en güzel hizmetlerden biri bu olacaktır.

Halil İbrahimoğlu Bey’in müze haline getirdiği evinin zemin katının ön tarafından bir görünüm

Müze haline getirilmek istenen yapının üst katından bir görüntü. Burayı  dengbejler için aktif hale getirmeyi planlıyordu. 

Halil İbrahimoğlu, eşi ve iki çocuğu

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Yorumlarınız editör onayından geçtikten sonra yayınlanacaktır. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Yapılan yorumlardan yazarları sorumludur. Kurumumuz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.